Zillet ve Zelalete Uğrama

Zillet ve Zelalete Uğrama


 

 

Zillet, zelil ve zelalete uğrama:

Hangi eylemler insanın izzetinin elinden gitmesine neden olur ve zillete düşürür şimdi de bunun üzerinde duralım.

İslâm, insan fıtratına aykırı, insanın ahlak değerini düşürecek bütün kötü eylem, sıfat ve davranışları yasaklar.

 

     İslamiyet'in yasakladığı belli başlı unsurlar;İçki içmek, yalan konuşmak,  zinâ etmek, hırsızlık yapmak, kibir, kıskançlık, gıybet, haram rızık, cimrilik, bencillik gibi bu eylemleri yasaklamıştır.  Bunlar ve bunlara benzer bütün fiilleri yapmak insanın kalitesini düşürür. İşte bu günahlardan sakınanlar izzet, şeref ve haysiyet sahibi olurlar. Bu günahları işleyen bir şahıs değer kaybeder. Bu günahlar insanı zillete düşürerek zelil (dersiz) kılar. Yani izzetli bir yaşamdan kaçınmak insanı değersizleştirir. 

 

-Allah’ın gücü karşısında başka bir güce teslim olarak boyun eğen biri izzetli ve aziz biri değildir.

 

-Eğer bir insan şehvetinin esiri ise o insan tutsaktır.  Tutsak olan biri izzetli olamaz. 

Bazı insanlar da makam kölesidir. Makam tutkunu olanlar izzetli sayılmaz. Makam tutkunu olanlara makam emreder o da gereğini yapar. Bu nedenle İzzeti ve izzetli yaşamı iyi bir makam sahibi olmakta aramak doğru değildir. 

 

-Hayatın zorlukları, musibetleri, imtihanları ve belaları karşısında çözülme varsa burada Allah’a kullukta yetersizlikler vardır. Böyle birileri İzzet sahibi olamaz. 

 

-İşlenen her günah insana güç kaybettirir. Günah insanı zelalete sürükler ve değer kaybettirir. Yüce Kur'an'ı Kerimde şöyle buyrulmaktadır: "Gerçeği sürekli ters yüz eden, günaha düşkün olan herkesin vay haline (Casiye:7). Yalan günah olan şeylerden biridir.  Bir evlat babasına, eş kocasına, koca hanımına karşı yalan konuşuyorsa bu bir süreliğine devam eder. Bir süre sonra yalan ortaya çıkar.  Söylenen bu yalan insana ağır vakarlılığından güç ve güven vericiliğinin yok olmasına neden olur ve insandaki o yüceliğinin değerini kaybettirir. Kim günah ve yalanlarla izzeti elde etmeye çalışırsa bunu bir süreliğine devam ettirebilir. Bir süre sonra bu durum muatabının değerini kayıp ettirir ve sonrasında zillete sürükler. 

 

-İzzetli biri cimri olmaktan kaçınmalıdır. Çünkü cimrilik insanın izzetini elinden alır.

 

Bir toplum veya bir şahıs izzetli biri olmak istiyor ise aşağıdaki hususlara dikkat etmesi gerekir.

 

-Allah’ın gücü karşısında başka bir güce teslim olarak boyun eğen biri izzetli ve aziz biri değildir. İzzet, Allah’a kullukla olur. Allah'a kullak ancak ve ancak ibadetle mümkündür.  Sadece Allah’a ibadet ederek boyun eğen başka hiçbir gücün karşısında boyun eğmez. izzetli biri olmak isteyen biri, kötü, zalim ve baskıcı zihniyetin gücüne boyun eğmez. Önce Allah’a boyun eğmeli. Hiç bir güç izzetli birine diz çöktüremez ve boyun eğdiremez.

 

-İzzetli biri alın teri ile kazanılmayan haram yerden elde edilenlerin sofrasına oturmaz. İzzetli biri ancak kendi alın teri ile kazandığı kendi sofrasına oturur. Başkalarının sofrasına göz diken,  başkalarının alın teri ile kazanılmış bir sofraya oturan birinin izzetli olması mümkün değildir.

-Bir insan heva ve hevesi karşısında yenilgiye uğrarsa kendi heva ve hevesinin  (nefsani isteklerinin, uzun arzularının) peşinde koşan biri izzetli olamaz.  Böyle insanlar izzetli değil ancak zelil insanlardır. Yani heva ve heveslerine göre değil sadece akıl ve mantık ile hareket edilmelidir. Kur’an’da bununla ilgili bir ayette;  “Görmedin mi kendi nefis ve isteklerini ilah edindiklerini!” diyerek uyarmaktadır.  Kendi heva ve hevesleriyle kendi nefsani isteklerine boyun eğmiş biri izzetli değil ancak böyleleri zelildir.  Zelil olan biri aziz değildir. Zelalet veya zelil durumuna düşmek ancak özgürlüğünü kaybetmiş boyunduruk altında yaşayan insanlara zelil insan denir. İzzet sahibi olmak isteyen birisi önce kendi heva ve hevesine savaş açmalı ve bu uzun arzuları karşısında sürekli savaş halinde olması gerekir. Heva heves ve nefsani istekleri peşinde koşan birisi hakka teslim olmaz. Hakka boyun eğerek teslim olmayan izzetli sayılmaz. Çünkü izzetin kaynağı Hak Tealadır. 

 

Dünyanın en zengin adamı en çok parası olan değildir. Dünyanın en zengin insanı hırs, tamah ve isteklerine boyun eğemeyen birileri ancak izzet sahibi olabilir.

İzzetli olmanın en temel şartı ve bu yolda atılabilecek ilk adım olarak bireyin önce “hakka teslim olması" gerekir. 

İzzetli olmak isteyen birey önce Hakkın önünde boyun eğmesi gerekir.  Asıl izzet sahibi asil insan  “Hakka boyun eğen” insanlardır. 

 

-Günah olsun veya olmasın nefsani isteklerini, uzun arzularını Allah’a itiraf edilmeli.

-Gecenin abidleri gündüzün aslanları olur ve hiçbir güç karşısında boyun eğmez. Hz. Ali (a.s) bir gece namazında şöyle dua ettiğini görmekteyiz:

 

“Benim izzetim Allah’a kulluktur.

 Benim iftiharım Allah’ın benim Rabbim (eğitmen)  oluşudur. 

 Ey Rabbim (Ey beni eğiten) sen benim sevdiğim gibisin.

 Ey Rabbim istediğim bütün sıfatlar sende var.

 Sen sevdiğim gibisin ve beni de sevdiğin gibi yap."