Batı'nın Soykırım Haritası Hayli Kabarık

Batı'nın Soykırım Haritası Hayli Kabarık


Batı’nın Soykırım tarihine baktığımızda sicilleri çok kabarıktır.

Biz Batı’nın soykırım tarihini Haçlı Savaşlarından başlatacak olursak

Büyük Selçukluların taht kavgasını fırsat bilen Batılı devletler, Kilisenin teşviki ile büyük bir ordu ile yola çıktılar. 1096 yılında Kudüs’e giren Haçlılar bir günde tam 3500 kişi katlettiler. Tarihçiler ölen insanların kanından dolayı yollardaki kan birikintilerinin atların tırnaklarına kadar, cami veya medrese önlerindeki çukurlarda ise insan dizine kadar kan birikintilerinin olduğundan bahsetmektedirler.

Batının soykırım tarihine baktığımızda insanın tüyleri ürperiyor  ve kan dondurucu nitelikte olduğunu görmekteyiz.

Coğrafi Keşiflerle ele geçirdikleri yerlerde büyük katliamlar yaptılar. Esir ettikleri genç nüfusu da taş ve maden ocaklarında günlük bir öğün yemek karşılığında çalıştırdılar. Çalışmak istemeyenler anında öldürülmüştür.

İnkalar, Mayalar, Aztekler yok edildiler. Katledilenlerin sayıları milyonları bulur.

Almanya'nın Namibya soykırımı:


- 1904'te Namibya'yı sömürgeleştiren Almanya bir yıl içinde en az 75 bin insanı katletti.
- Yerli pek çok kadın, Alman askerlerine köle olarak hizmet etmeye zorlandı.

ABD'nin Hiroşima ve Nagazaki katliamları:

- 6 Ağustos 1945'te atom bombasıyla Hiroşima'da ilk anda 70 bin kişi, 9 Ağustos 1945'de Nagazaki'de 74 bin kişi katledildi.
- Radyasyon hastalıkları sebebiyle ilk beş yılda bilanço 750 bin ölüye ulaştı.

Fransa'nın Cezayir soykırımı:
1830 yılında Cezayir'i işgal etti. -5 Ağustos 1945'te Fransız işgal kuvvetleri Cezayir halkına saldırdı. Bir günde 45 bin kişi şehit edildi. 132 yıl boyunca Cezayir'i işgal altında tutan Fransa, 1954-1962 yılları arasında 1.5 milyon Cezayirli'yi katletti.

Ayrıca Fransa, 1.Dünya Savaşı'nda da 900 bin yerli  Afrikalı'nın ölümüne sebep oldu.

Fransa’nın Ruanda soykırımı

- 1994'te Ruanda'da 100 gün içinde 800.000 insan öldürüldü.

- Soykırımı gerçekleştiren Hutu hükümetinin destekçisi Fransa idi.

Fransa sömürgesi ve İşgali altında buluna Burma ve Mali'de Fransa'nın kışkırtması ile Budistler Müslümanları katletmektedirler. Budisler yakaladıkları Müslümanları öldürüyor, bebeklerini ise canlı canlı suya atarak suda boğularak ölmesini gülerek seyrediyorlar. Nedense dünya bütün bu olanları görmüyor. Tarihte kendileri yaptıkları katliamları bizim üzerimize yıkmaya çalışmaktadırlar. 

Burma'da Budistler tarafından Suya atılan Bebek cesetleri

Müslüman Boşnak soykırımı

- 1995'te Sırplar, Srebrenitsa'da 8.372 Boşnak Müslüman şehit etti.
- Katliamlar, BM bünyesindeki Hollandalı askerlerin gözetiminde yapıldı. Başlarında ise Fransız bir general vardı. 

Yunanistan’ın Soykırım Tarihi:

1821, 1829, 1877 ve 1913 Balkan savaşlarında Türkler katledildi. Sadece 1913 Balkanlar'da Müslümanların 812 bin 771'i hayatta kalmayı başarırken  632 bin 408'inin öldürüldü.

1829'da Yunanistan'ın bağımsızlığını kazanmasıyla Mora'daki Türkler göçe zorlandı, 20 bin Türk katledildi.

McCarthy'nin kitabında,

 15 Mayıs 1919 tarihinde Batı Anadolu'da yaşanan Yunan işgali sırasında, İzmir'e yapılan çıkarmayla kitlesel bir Türk kıyımına başlandığı vurgulanıyor. Müslümanların, o dönemde Batı Anadolu nüfusunun yüzde 80'ini oluşturduğu, işgal sırasında Türk köylerinin, yerleşim merkezlerinin yakılıp yıkıldığı, 1912'den İstiklal Harbi'nin sonu olan 1922'ye kadar Batı Anadolu'da 1 246 680 bin Müslüman hayatını kaybetti. Batı Anadolu’da Yunanlılar kesin olarak yerleşmek için kadın ve kızlara yaptıklarını ahlaksızlığı anlatmaya edebim el vermiyor.

Birinci Dünya savaşı ve kurtuluş savaşı yıllarında; Balkanlar, Anadolu, Musul, Kerkük, Kafkasya’da  5,5 milyon insanımız öldürüldü ve bir o kadarı da kayboldu.

Kafkaslarda Ruslara esir düşen 60 binin üzerindeki askerlerimizden sadece 20 bini geri dönmüştür. Geri kalanlar hayatını kaybetmiştir.

Yine Hicaz ve İran’ ve Irak'taki Osmanlı askerleri ile Hicaz ve Suriye’deki Osmanlı askerleri Mondoros Mutarekesi’ne uyarak silahlarını İngilizlere vererek teslim oldular. Tahminen 135 000 askerimiz İngilizlere esir düşmüştür. Bu askerlerimiz Hindistan ve başka yerlere götürülerek orada esir kamplarında çalışmaya mahkum edilmiştir. Çalışmak istemeyenler ise alından tek kurşunla vurularak şehit edildikleri İngiliz subaylarının kendi günlüklerine yazmışlardır. Esir kamplarındaki Osmanlı askerleri çeşitli şekilde hastalandıklarında ise tedavi edilmek için doktor muaynesi sırasında Ermeni ve Fransız doktorların insiyatifine bırakılıyordu. Esir kamplarındaki hasta Osmanlı askerlerine savaşta hangi gözleri ile nişan aldıkları soruluyor sonra nişan aldıkları gözleri oyularak çıkarılmıştır. Lozan Antlaşması sonrasında esir değişimi sırasında teslim edilen askerlerin 15 bininin gözü kör olarak teslim edilmiştir. Diğer askerlerin ise akibeti meçhul.

Ermenilerin Soykırım Tarihi:

Osmanlıların 1774 yılında Ruslara ağır yenilgisi nedeniyle Ermeniler Osmanlıların bu güçsüzlüklerinden faydalanarak Rusların kışkırtmasıyla 1780 yılında Zeytun Ermenilerin Osmanlı İmparatorluğu yönetimine karşı ilk silahlı isyanlarını başlattılar.

1880 yılında kurulan Ermeni Yurttaşlar Birliği adlı gizli bir Ermeni derneğinin de kurucusu olan Ermeni Mıgırdiç Portakalyan tarafından Van merkez olmak üzere kurulmuştur.

Rus işgali sonrasında Ruslar tarafından Van'a atanan Batı Ermeni Valisi Aram Manukyan

Bu organizasyon "Kan dökmeden hürriyet elde edilemez" "Müslüman komşusunu öldürmeyen Ermeni, cezalandırılır" sloganını benimsemiş ve ihtilal yolu ile bağımsız Ermeni devletini kurmayı amaçlamıştır.  Zaman içinde öne çıkan Taşnak ve Hınçak Komiteleri bu organizasyondan eleman transferi yapmıştır.

1894'te Federasyon Diyarbakır'a bağlı Sason'da Osmanlı yönetimine karşı silahlı bir direniş örgütledi. 1895'te aynı amaçla Van kentinde bir ayaklanma düzenlendi.

1878 yılından sonra kurulan bu Ermeni çeteleri sistemli olarak Osmanlı Askerlerine çeşitli zamanlarda ve çeşitli yerlerde günümüz PKK örgütü'nün Vatan bekçisi Mehmetçiklerimizi şehit ettikleri gibi dönemin Ermeni çeteleri de aynı şekilde Osmanlı askerlerini öldürmüşlerdir. 

26 Ağustos 1896'da Papken Siyuni önderliğinde bir grup fedai İstanbul'da Osmanlı Bankası'nı basarak dünya kamuoyunun ilgisini çekmeyi denediler.

Osmanlı Bankasını Bastılar Sora Fransa'ya kaçarak Fotograf çektirdiler

Bu olaylar sayesinde daha önceden etkin olan Hınçak ve Armenakan gibi örgütleri kenara iterek Ermeni ulusal hareketinin önderliğini ele geçirdi. 21 Temmuz 1905  yılında farklı zamanlarda II. Abdulhamit’e karşı iki defa suikast girişiminde bulundular.

-Karsta isyan çıkararak Kars’ı yaktılar.

-1915 yılında Çanakkale Savaşı sürdüğü yıllarda Doğu Anadolu’da büyük bir katliam başlattılar. Bunun sonucu Tehcir’e uğradılar.

1918 yılında Mondoros Mütarekesi sonrasında Osmanlı ordusunun terhis etmesi fırsatını değerlendirerek, Kars, Iğdır, Karabağ, ve Azerbaycan’da katliamlar yaptılar. Ermenilerin bu katliamlarda öldürdüğü Müslüman sayısı 2,5 buçuk 3 milyonu bulur.

1914-1918 yılları arasında ayaklanmalar sonucunda halklar arasında çıkan çatışmalarda Doğu Anadolu ve Kafkasya’dan 1,200,000 Müslüman göçmen durumuna düşmüş. 1,000,000 Kafkasya Müslümanlarından Anadoluya gelenlerden sadece 130.000 sivil Ermeni saldırıları veya salgın hastalıklar nedeniyle hayatını kaybetmiştir.

Yine Ermeni isyancılar düzenli askeri gruplar kurarak Osmanlı askerlerinin Ruslarla savaşmak için Kafkasya’ya hareket ederken güzergâhtaki yol, köprü ve geçitleri tahrip ordunun gecikerek zaman kaybetmesine neden olmuştur.

Peki Ermeni Katliamları ne şekilde olmuştur.

1: Topluca camii ve caminin yanındaki evlere toplamışlar. Daha sonra diğerlerine göz dağı vermek ve korkutmak için minareye çıkararak kafalarını kesilerek yere atmışlar.  Sonra da toplayarak hapsettikleri cami veya evler ateşe verilerek diri diri yakılmıştır.

2. Türkleri psikolojik yönde çökertmek ve göçe zorlamak için; kızları ve kadınları toplayarak üzerlerindeki elbiseleri çıkarmış ve sonra çıplak bir şekilde meydanlarda dolaştırmışlardır. Bu acıklı vahim karşısında bir çok kadınımız kendi hayatına kıyarak intihar yolunu denemiştir.

3. Ermeni zulmünden kaçan muhacirler yollarda yakalanarak silah ve kurşun telef etmemek için, ellerindeki kazma, kürek ve taşlarla kafaları ezilerek öldürülmüştür.

1991 Karabağ Katliamı: Dağlık Karabağ'da büyük katliamlar gerçekleştirmişlerdir. Katliam esnasında hamile kadınların bebeklerinin erkek mi yoksa kız mı olduğu üzerinde bahse girmişler. Sonra kadınlar öldürülmeden diri diri karınları yarılarak bebekleri çıkarılmıştır.

Yine öldürülmeden önce ele geçirdikleri Türklerin kafa derileri diri diri soyulmuştur.

Bir ermeni doktor, günlüğünde 7 yaşındaki çocğu pençereye çivilediğini sonra diri diri derisini soyduğunu, bunu yapmasındaki gayesinnin ise diri diri derisi soyulan bir adamın ne kadar süre sonra hayatını kaybettiğini öğrenmek için yaptığını söylemiştir. 

Bugün Ermenistan işgali altındaki Karabağ'daki caimiler ahir haline çevrilmiştir. Ama Türkiye'deki Ermeni kiliseleri büyük bir saygıyla ibadete açık haldedir. 

Yine 1920 yılında Ermenistan bölgesindeki nüfusun yüzde 80'ni Müslüman iken şimdi tek bir Türk dahi yok. Ama Türkiye'de bugün 80 bin ermeni var ve bunların 40 bini yurt dışından gelen Ermenilerdir.

Hollanda’nın Soykırımı:

Hollanda’nın Afrika Kıtası yakınlarında bulunan bir adada yaklaşık 150 bin yerliyi katletti.

Endonazya da Hollanda’nın katliamına uğrayan bir başka yerdir.

BELÇİKA SÖMÜRGE URUNA KATLETTİ

Soykırım iddialarını kabul eden bir başka ülke ise Belçika… 1.Dünya Savaşı'nın ardından Ruanda'nın yönetimi Belçikalılara verildi. Belçika'nın sömürgesi altındaki Ruanda ve Kongo'da 10 milyondan fazla insan soykırıma uğradı.

Belçika Kongo’da büyük bir soykırım gerçekleştirdi.

- Belçika, Kongo'yu sömürgeleştirildiği 1890-1905 yılları arasında 10 milyon yerliyi öldürdü.

- Köle olmak istemeyenlerin elleri ve ayakları kesildi.

İTALYA'DAN ZENCİ KATLİAMI

 Soykırım iddialarını destekleyen ülkeler listesindeki İtalya'nın, Libya'da 1911'den 1940'lı yıllara kadar uyguladığı imha operasyonları ve çölün ortasına kurduğu toplama kamplarında yüz binlerce Afrikalı Müslüman hayatını kaybetti. İtalya diktatörü Mussolini, Etiyopya'da ve Yugoslavya'da 300 bin insanı katletti.

Almanların Katliamı:

Bu dünya etme bulma dünyasıdır. Nihayetinde tetik kendilerine döndü. Avrupa’lılar II. Dünya savaşında birbirlerini katlettiler. Tam 55 milyon Avrupalı birbirini katlettiler. Birinci Dünya Savaşı boyunca aşağı yukarı 9,5, 10 milyon Müslüman hayatını kaybetmiştir. Eğer onlar yaşasaydı bir 10, 15 yıl sonra Müslüman nüfusun çoğalmasında katkıları olacak ve en az 60 milyon Müslümanın nüfusu daha fazla olacaktı. Nihayetinde 20 yıl sonra silahı birbirlerine doğrulttular. Almanya da 20.yüzyılın en vahşi katliamlarından birine imza attı. Almanlar 1933-45 yılları arasında Büyük Alman İmparatorluğu'nu kurmak ve mükemmel Alman ırkını yaratmak hedefiyle diğer milletlerden ve etnik gruplardan 21 milyon insanı topluca kurşuna dizerek, toplama kamplarında, fırınlarda yakarak, gaz odalarında zehirleyerek soykırıma uğrattılar. Alman yönetimi öncelikle kendilerinden olmadığına inandığı bütün ırkları tespit edip harflerle sınıflandırdı. Bu kampanya uyarınca Çingenelerin yüzde 94'ü kısırlaştırıldı. İkinci hedef grup olarak Yahudiler seçildi. Gerek Almanya gerekse de Almanların işgal ettiği diğer ülkelerde yaşayan 2 milyon Yahudi sistematik bir biçimde vurularak, asılarak, yakılarak ve zehirlenerek öldürüldü. Almanlar 1891 yılında hammadde ve işgücü ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla Namibya'ya sömürge kurmak amacıyla çıktılar. Bölgedeki çok zengin altın ve zümrüt madenlerini ele geçirmenin yolunun yerel Herero ve Nama halklarını yok etmek olduğuna karar veren Almanlar harekete geçti. Bu emir üzerine adanın yerlileri Herero ve Namalar üzerine taaruz eden Alman askerleri yaşlı, kadın, çocuk dinlemeden 117 bin insanı katlettiler. Katliamdan kurtulanlar işkenceyle öldürüldü. Yaklaşık 132 bin yerliden geriye 15 bini sağ kalabildi.

İngiltere’nin Soykırım Katliamı:

Osmanlılara karşı gerek Rumlar olsun gerekse Ermeniler, her iki ırkın da arkasındaki güç İngiltere’dir. İngiltere katliamlarını daha sistemli şekilde yapmıştır.

İngiltere, 1788-1938 tarihleri arasında sömürgeleştirmek amacıyla gittiği Avustralya'da yerleşik yerli halk Aborjinleri sistematik olarak yok etti. İngilizler'in aralarına salgın hastalık yaydığı, bununla da yetinmeyip yemeklerine zehir katarak yoketmeye çalıştığı 750 bin Avustralya yerlisinden geriye sadece 31 bin kişi sağ kalabildi.

Babür Türklerinin Hindistan’daki Devlet yönetimine son verdikten sonra burada tezgahta çalışan 40 bin işçinin kollarını kesti.

ABD’nin Soykırım Tarihi:

Çeşitli eyaletlerinde Türklerin Ermenileri katlettiğine dair kararlar alan Amerika'nın silicili de bir hayli kabarık. Amerika, soykırımlara Kızılderilileri katletmekle başladı. Amerikalılar ve İngilizler Almanların savaşı kaybetmelerinin ardından, Dresden kentine sığınan Alman göçmenlerin üzerine 3 gün süreyle havadan bomba yağdırdılar. Bu yok etme harekatında çoğunluğu çocuk ve kadınların oluşturduğu 200 bin kişi öldü. Amerika'nın Japonya'nın Hiroşima ve Nagazaki kentlerine attığı atom bombaları sonucu 135 bin kişi öldü. ABD'nin Vietnam'ı işgali ise 70 bin kişinin ölümüyle sonuçlandı. ABD son olarak Felluce'de 1500 sivili öldürdü. İngiliz Tıp Dergisi Lancet'in yaptığı araştırmaya göre Irak'ta ABD işgali dolayısıyla ölen sivillerin toplam sayısı şimdiye kadar 655 bine ulaştığını söylese de 2 buçuk milyonu aşmış durumda.

İngiltere, İsrail ve ABD ve Fransa’nın Sistemli Yok Etme Stratejileri:

Müslüman ülkelerde ülkelerde çeşitli adlarla kurulan Terör örgütleri (El Kaide; Taliban, İŞİD, Bokeharem, PKK vb.)  nedeniyle günlük olarak 1000 Müslüman birbirini öldürüyor.

1918 Paris Antlaşması ve 1920 Sevr Antlaşmasına göre Anadolu'da kurulması öngörülen Ermeni Devleti Haritası

 

Google+ WhatsApp