İslam Medeniyeti Kökü Derinlerde Başı İse Arşı Alada
İslam Dini bir medeniyettir ve onun kökü derinliklerde gövdesi çok kalın başı ise arşı alaya varmıştır. İslam'ın kalbi Hz. Muhammed (s..) peygamberimiz ve beynindeki bilgiler Kur’an sure ve ayetleridir. Onun kalkanı Ehli Beyt ve onların aracılığı ile bize ulaşan hadislerdir. O bilgiler Allah’a ait sözlerin tam kendisidir. İslam medeniyetini teşkil eden Ehl'i Beyt Kainatın mili gibidir. Kainattaki bütün galaksi ve yıldızlar bu medeniyetin etrafında pervane döner.
Böyle kudretli bir ağacı devirmek için tarihten günümüze kadar zaman zaman çok kuvvetli kasırgalar çıkmış ama devirememiştir. Emeviler; bu medeniyeti ortadan kaldırmak için Hz. Hüseyin ile birlikte olanların hemen hepsini katletmek istediler ama bunda başaramadılar. Bu nedenle yaptıklarından dolayı lanetle anılmalarına neden oldu. Ümeyye soyundan yani Ebu Sufyan soyundan olanların suyu kurudu.
Allah Kur'an'da dediği gibi yaptı. Asıl onlar epterdir (soyu kesiktir) ayetini baki kıldı ve Umeyye oğullarının soyundan şimdi tek bir fert bile yok. Oysa Hz. Peygamberimizin soyundan olan seyitler bugün var. Ne Moğlollar, ne Haçlılar, Ne Abbasiler bu yüce ve şanlı soyu ortadan kaldıramadılar. Şimdilerde ise Ortadoğu'ya ve Hicaz’a musallat olanlar bu dine son vereceklerini sanıyorlar ama hata yapıyorlar. Onlar bu yaptıklarının altında kalacaklar ve İslam medeniyetin altında ezilecekler.
Bu din sahipsiz değildir. Allah'ın gücü her şeyin üzerindedir. Allah’ı Teala (c.c) yüzler ortaya çıksın, maskeler insin diye bazı milletlere veya şahıslara bir süre veya zaman verir. Böyle olduğunda bu kendisini bilmez şahıslar kendilerini bir şey sanarak yaptıkları yanlarına kâr kalacağını zannederler. Nerede Mussoline ve Hitlerin yaptıkları yanlarına kâr kaldı mı? Usame Bin Ladin, Saddam Hüseyin veya Şerif Hüseyin. Sonra o şahıslara öğle bir akibeti musallat kıldı ki onların bu akibetlerinin dehteşeti dilden dile aktarılarak unutulmaz hale geldi. Yazık! Bu ahmak cahil insanlar, İslâm Medeniyeti'ni ortadan kaldırmak için her gün projelerine bir yenisini ekleyerek yeni bir fitne üretmektedirler. Bu yaptıklarıyla kendilerince bir şey yaptıklarını sanmaktadırlar. Oysa bunu yapmakla kendi akibetlerini zillete düşürmektedirler ama bunu fark etmeyecek kadar aptal, nankör ve cahiller.
Hz. İbrahim’i (a.s)’ı ateşte yakmak isteyen Nemrut’un sonu nasıl bitti. Hz. İbrahim'i ortadan kaldırmak isteyen halk nerede? Ya bir diyğer zalim yönetici Fravun'un sonu nasıl oldu? İşte tüm bu olaylar akledenler için ibretlik bir derstir. Akletmeyenler için ise yeni bir başlangıç günüdür ve farkına varmadan hem kendilerini hem de kendilerine uyanları zilletin karanlığına sürüklemektedirler.