İslâm Tarihi
İslâmiyet'in Doğuşu ve Yayılışı
İSLAMİYET'İN DOĞUŞU VE YAYILIŞI
Arap yarımadası; Asya’nın güney batısında büyük bir yarımadadır. Doğusu ve batısı dağlarla, orta kısmı çöllerle kaplıdır. En verimli bölgesi Mekke ve Medine’nin bulunduğu Hicaz’dır. Arabistan, İslâmlığın doğduğu ve yayıldığı yerdir. Kuşkusuz, yarımadanın en önemli özelliği İslam dininin bu topraklarda yeşermesi ve onun insanlığa getirdiği yeni düzendir. Arapların İslam öncesi tarihlerine Cahiliye Çağı denir. Bu çağın kendine özgü kültürü, din anlayışı ve sanatı vardır. Putlara tapan Araplar arasında tek Tanrı’ya inanlara da vardı. İslamlık Mekke’de doğdu; Medine’de güçlendi. Medine, bölgenin en eski ve en varlıklı kentidir. Kâbe ‘den dolayı kutsal sayılan Mekke; önemini ticarete borçludur.
Peygamberlerin sonuncusu ve ilâhi elçilerin efendisi Hz. Muhammed, Miladi 20 Nisan 571 yılında Mekke’de doğmuştur (Hicri olarak: fil Yılı’nın rebiyülevvel ayının on yedinci gününde doğdu). Babası Abdullah, annesi âmine idi. Hz. Muhammed (s..)'in soyu Hz. İbrahim'e dayanmaktadır.
Doğmadan evvel babasını, 6 yaşında ise annesini kaybeden Hz. Muhammed, önce dedesi Abdulmuttalip sonra da amcası Ebu Talib (H. Ali’nin babası) himaye etmiştir. Hz. Peygamber’e Sa’doğulları kabilelerinden Halime adlı sütanneye verildi. Gençliğinde akıllı ve olgun davranışı, doğru sözlülüğü ve nezaketi ile herkesin sevgisinin kazanmış ve kendisine bundan dolayı “El-Emin” lakabı verilmiştir. Hz. Muhammed 25 yaşında iken Hz. Hatice ile evlenmiştir.
Hz. Muhammed (s..) Mekke'de zulme ve haksızlığa uğrayan insanların haklarını ve mallarını korumak amacıyla kurulmuş olan"Hilfu'l Füdul Cemiyeti''ne katılmıştı. Mekke yakınlarındaki "Nur Dağı"ndaki Hira Mağarası'na gidiyor, burada gnünlerce kalıyordu.
* Hz. Muhammed (s...)'e 40 yaşında 610 yılında Nur Dağı'nda Hira Mağarası'nda ilk vahiy, "Hz. Cebrail" adlı bir melek aracılığıyla gelmiştir (Oku). Hz. Muhammed (s..) durumu eşi Hz. Hatice'ye anlattı.
* Kendisine ilk inanan dört Müslüman: Hz. Hatice, Hz. Ali,Hz. Zeyd, Hz. Ebubekir olmuştur.
Hz. Muhammed'in getirdiği düşünceler, insanlar arasında rağbet görüyor ve her yerde konuşuluyordu. Bu durum Mekkeli müşrikleri öfkelendirdi. Müşrikler İslamiyet'e karşı tavır alarak Müslümanlara baskı ve şiddet uygulamaya onlarla her türlü ticari alişverişi kesmeye, onları toplumdan tecrit ederek ambargo uyguladılar. Bu baskılar sonuç vermeyince Peygamberimizin koruyucusu aynı zamanda amcası olan Hz. Ebu Talip'ten yeğenini peygamberlikten vazgeçirmesini istediler. Bunun karşılığında ona devlet başkanlığı, yüklü miktarda mal ve para verecekleri teklifinde bulundular. Hz. Muhammed (s..) bu teklifle: "Güneşi bir elime, ayı da diğer elime verseniz yine de bu davamdan vaz geçmem" dedi. Bu sözler üzerine Müşrikler baskılarını daha da artırarak bazı Müslümanları şehit etmeye başladılar.
* Müslümanlar yaşadıkları zorluklar karşısında ilk hicretlerini 615 ve 616 yıllarında Habeşistan'a yaptılar (615-616). Müslümanların Habeşistan'a hicret ettiği yıllarda Hz. Ömer ve Hz. Hamza Müslüman oldular.
Hüzün Yılı:
Müşriklerin bu boykotu 3 yıl sürdü. 619 yılı Hz. Muhammed için oldukça üzüntülü geçti. Çünkü bu yıl içinde önce eşi Hz. Hatice'yi daha sonra da amcası Ebu Talip'i kaybetti. Bu nedenle sözü edilen dönem "Hüzün Yılı" olarak anılır.
* Hz. Peygamber 619 Hac mevsiminde Kâbe'yi ziyarete gelen altı Medineli ile"Akabe" denilen yerde karşılaştı ve onlara İslâm Dini'ni anlatarak İslâm Dini'ne davet etti. Onlar da İslâm Dini'ni kabul ettiler. Hz. Peygamber 621 ve 622'de Medinelilerle tekrar görüştü. Bu görüşmeler Akabe Tepesi'nde olduğu için "Akabe Bi'atı" denmiştir.
Hicret (Göç):
Mekkelilerin baskı ve işkenceleri artınca Hz. Muhammed isteyenlerin Habeşistan’a göç etmesine izin vermiş ve ilk hicret Habeşistan’a yapılmıştır (615).
Hz. Muhammed (s..) Akabe Biatı'ndan sonra Mus’ab b. Umeyr'i Medine'ye öğretmen olarak gönderdi. Mus'ab b. Umeyr'in çalışmaları sonucunda Medine’de İslamiyet hızla yayıldı. Bu gelişmelerden sonra Hz. Muhammed, Mekke’de baskı altındaki Müslümanların Medine’ye göç etmelerine izin verdi. Kısa zamanda Müslümanların tamamına yakını Mekke’yi terk etmek zorunda kaldı. Hz. Peygamber'i de öldürme kararı alınca peygamberimiz gizliden Mekke'yi terk ederek Medine'ye doğru yola çıktı (622). Peygamberimiz Medine'ye bir saat mesafedeki "Kuba" ya ulaştığında ilk mescidi burada inşaa ettirdi. Daha sonra da Medine'ye ulaştı. Hz. Muhammed'in Mekke'den Medine'ye yaptığı bu göç olayına "Hicret" denir. Hicretle birlikte ilk İslam Devleti'nin temelleri atıldı. Daha önce Yesrib olan Medine'ye peygamber şehri anlamına gelen Medinet'ün Nebi adı verildi.
Hz. Muhammet Medine’de yaşayan Yahudiler ile Vatandaşlık Antlaşması yaptı. Bu antlaşmaya göre;
Not: Hicretten sonra Medine’de şehir devleti kurulmuş ve Hz. Muhammed bu devletin başkanı, kumandanı ve yargıcı olmuştur.
D - HZ. PEYGAMBER DEVRİ SEFERLERİ
BEDİR SAVAŞI (624)
Putperest Müşriklerin baskısı ve işkenceleri nedeniyle Mekke'den hicret etmek zorunda kalan Müslümanların mallarına el konularak yağmalamaları ve Şam’da satmak istemeleri üzerine aradaki gerilim iyice tırmanışa geçti. Ayrıca Mekke-Şam ticaret yolunun Müslümanların kontrolüne geçmesi Mekkeli müşrikleri ekonomik yönden tehdit etti.
Mekkeli Müslümanlar Şam'dan gelen kervanlara el koymak İstemesi savaşın sebebi olmuştur. 313 kişiden oluşan Hz. Muhammed'in ordusu 950 kişilik Mekkeli Müşriklerle karşı karşıya geldi. Bedir denilen yerde yapılan savaşı Müslümanlar kazandı.
Not: Bu uygulama daha sonra kurulan bütün İslam devletlerine örnek olmuş, elde edilen ganimetin 1/5’i (Beşte biri) devlet hazinesine aktarılmış ve geri kalan ganimetlerin savaşa katılanlara dağıtılması, daha sonraki savaşlara katılımı artırıcı bir etken olmuştur.
* Medine'den çıkarılan Yahudilerin de kışkırtmasıyla Müşrikler Müslümanlara son bir darbe vurmak amacıyla Medine'ye saldırmışlardır.
* İranlı sahabe Selman-ı Farisi'nin teklifiyle Medine’nin etrafı hendeklerle çevrilmiştir. Mekkeliler ve Yahudiler başarılı olamamışlardır.
Savaşın Önemi:
Mekkelilerin son taarruzudur. Bundan sonra savunmaya çekilmiş ve aralarında fiili bir çatışma olmamıştır. İslamiyet, Arap oymakları arasında hızla yayılmıştır. Savaş sırasında Mekkelilerle bu defa da Mekke'lilerle Ben-i Kureyza Kabilesi iş birliği yaptığı için Medine'den sürüldüler.
HUDEYBİYE ANTLAŞMASI (628)
Not: Anlaşma Müslümanların aleyhine görülmesine rağmen zamanla Müslümanların lehine dönmüştür. Bu yüzden Mekkelilerin anlaşmaya muhalefet ederek anlaşma şartlarını çiğnemeleri nedeniyle anlaşma bozulmuştur. Bunun üzerine anlaşmadan kısa bir süre sonra Peygamberimiz Hz. Muhammet tarafından Mekke fethedilmiştir.
HAYBER'İN FETHİ (629)
Müslümanlar Medine’ye göç ettikten sonra Yahudi kabileleri ile anlaşma yapmıştı. Yahudi kabilelerinin Müslümanlara karşı Mekkeliler ile anlaşması ve şehrin dışarıdan gelen saldırılara karşı korunmasında Müslümanlar aleyhine faaliyet göstermeleri sonucunda, Medine’den çıkarılmışlardır.
Hayber Yahudilerinin Hendek Savaşı’nda Mekkelilerin kışkırtmaları ve desteklemeleri ve Müslümanların ticaret faaliyetlerini engellemeleri Hudeybiye Barışı’ndan sonra Müslümanların Hayber üzerine sefer düzenlemesine neden olmuştur (629)
Yahudilerin merkezi olan Hayber, Suriye ticaretinde önemli bir yere sahipti. Hayber'in fethi ile Şam ticaret yolunun güvenliği sağlanmıştır. Mekkelilerin önemli bir müttefiki saf dışıbırakılmıştır. Hayber’in fethiyle Yahudilere son darbe vurulmuştur.
MUTE SAVAŞI (629)
* Müslümanların Kuzey'e giden bir elçisinin Bizans'a bağlı Gassaniler tarafından öldürülmesi üzerine bölgeye ordu gönderilmiştir. Hz. Zeyd komutasında Lut Gölü’nün kuzey doğusunda Mute denilen yerde Bizans ordusu ile savaş yapıldı.
Savaşın Önemi:
İslam ordusu komutanları, arka arkaya şehit olmuştur. Hz. Peygamber savaşa katılmamıştır. Bu Savaş Müslümanların Bizans ile yaptığı ilk savaş olması hesabıyla önemlidir.
MEKKE'NİN FETHİ (630)
*Hz. Muhammed (s.a.a.) Hudeybiye Antlaşması’nın bozulması üzerine 10 bin kişilik bir orduyla Mekke üzerine sefer başlattı. Direnemeyeceklerini anlayan Mekkeliler şehri teslim etmişlerdir.
HUNEYN SAVAŞI (630)
* Mekke'nin fethi üzerine diğer müşrikler aralarında anlaşarak sefere hazırlandılar.
* Bunun üzerine bu kabileler üzerine harekete geçildi.
* Huneyn mevkiinde yapılan savaşta Müslümanlar pusuya düşürüldü. Ancak Hz. Muhammed Hz. Ali'nin çabalarıyla toparlanan Müslümanlar rakiplerini yenmeyi başardılar. Müslümanlar karşısında başarısız olan Arap kabileleri Taif’e sığındılar.
* Savaşa yeni Müslüman olan Mekkeliler de katıldılar.
TAİF SEFERİ (630)
* Huneyn Savaşı'ndan sonra Taif üzerine sefere çıkılmıştır.
* Taif Kalesi kuşatılmasına rağmen alınamamıştır.
* Bir süre sonra Taifliler kendi istekleri üzerine Müslüman olmuşlar.
TEBÜK SEFERİ (631)