Osmanlı İmparatorluğu Dağılma Dönemi

Osmanlı İmparatorluğu Dağılma Dönemi

Osmanlı İmparatorluğu dağalma dönemi başlıca içeride ve dışarıdaki siyasi gelişmeler

 

 

 

DAĞILMA DÖNEMİ PADİŞAHLARI

TARİH

- III. SELİM

 (1789-1807)

- II. MAHMUT

 (1807-1830)

- ABDÜLMECİT

 (1839-1861)

- ABDÜLAZİZ

 (1861-1866)

- II. ABDÜLHAMİD

 (1876-1908)

- V. MEHMET (REŞAT)

 (1908-1918)

V. MEHMET VAHDEDDİN

 (1918-1922)

DAĞILMA DÖNEMİ

     Osmanlılarda 1792 Yaş antlaşmasıyla başlayan, 1 Kasım 1922 'de Saltanatın kaldırılmasına kadarki geçen döneme Dağılma, Parçalanma ve Çöküş dönemi denilmektedir.

Bu Dönemde İzlenen Politika:

1.  Fetih siyasetinden vazgeçilerek, devletin topraklarını (sınırlarını)  koruma politikası izlenmiştir.

2.  Halkın sosyal yapısında ıslahatlar yapılmıştır.

3.  Gerileme döneminde başlayan denge politikasına devam edilmiştir. Rusya' nın yayılma çabalarına karşılık, diğer devletlerin desteği sağlanmaya çalışılmıştır.

4. Osmanlı Yapısında çağdaşlaştırma ve batılılaşma çabaları görülür.

 III. SELİM DÖNEMİ ( 1789 – 1807 )

 . Fransa'nın Mısır'a Saldırması : ( 1798- 1801 )

Nedenleri :

  • Mısır'ı ele geçirerek , İngiltere'nin sömürge bağlantılarını kesmek
  • Osmanlı devletinden pay kapmak
  • Akdeniz'de Fransız gücünü, egemenliğini artırmak
  • Mısır'ın ekonomik kaynaklarından yararlanmak

 Gelişme :

Napolyon Tulon'dan hareket ederek, İskenderiye'ye çıkmış, Mısır'daki Osmanlı kuvvetlerini yenilgiye uğratarak, Kahire'ye girmiştir. Fransa ile savaş halinde bulunan İngiltere ve Rusya'nın, Osmanlı Devletine yardım teklifi üzerine bağlaşma kuruldu. Rus ve İngiliz donamaları, Akdeniz'e açıldılar. Ruslar, Ege’deki bazı adaları geçici olarak ele geçirdiler, Amiral Nelson komutasındaki İngiliz donanması, İskenderiye yakınlarındaki Ebubekir Limanı’nda (Abukır) da, Fransız donanmasına baskın yaparak, Fransız gemilerini yaktı. Napolyon Osmanlı Devletini barışa zorlamak amacıyla, Suriye üzerine yürümüş, Akka kalesini kuşatmış, fakat Ahmet Paşa komutasındaki "Nizam-ı Cedit " askerlerine yenilmiştir. Napolyon bir süre sonra yerine vekil bırakarak Mısır'ı terk ederek Fransa’ya kaçtı.

 Savaşın Sonucu:

Fransızlarla Paris Antlaşması (veya El-Ariş Antlaşması) ( 1801 ) imzalandı: Bu antlaşmanın şartlarına göre Fransızlar, Mısır'ı boşaltarak Osmanlı devletine teslim edecekler, buna karşılık İngilizler, gemileriyle Fransız askerlerini, Fransa' ya taşıyacaklardı.

 SIRP İSYANI  (1804):

Sebepleri:
1- Fransız İhtilalinin Milliyetçilik, bağımsızlık ve hürriyet gibi fikirlerinin Sırplar üzerinde etkili olması

2- Savaşların Sırbistan toprakları üzerinde geçmesi ve bu savaşlar sırasında Sırbistan’ın sık sık el değiştirmesi
3- Sırbistan’daki Yeniçerilerin olumsuz davranışları
4- Rusya'nın Sırpları kışkırtması

İsyanın Çıkışı:

Bu sebeplerden dolayı 1804’de Kara Yorgi liderliğinde Sırplar ayaklandı.

Not:  Osmanlı Devletinde “Milliyetçilik” akımı neticesinde ayaklanan ilk topluluk  Sırplardır.

Sırplarla İlgili Antlaşmalar:

1)- 1806-1812 Osmanlı Rus Savaşı sonucunda Ruslarla imzalanan Bükreş Antlaşması’nda Sırplara bazı haklar verildi.
2)- 1828-1829 Osmanlı-Rus Savaşı sonucunda Ruslarla imzalanan Edirne Antlaşması’nda Sırplara özerklik verildi.
3)- 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sonucunda imzalanan Ayestefanos ve Berlin Antlaşması’nda Sırbistan'a bağımsızlık verildi..

   III. Selim’in Tahtan İndirilmesi:

Nizam-ı Cedit askerlerinin varlığını kendileri için tehlikeli gören Yeniçeriler, Nizam-ı Cedit  askerlerinin Tuna boylarına gönderilmesini fırsat bilerek ayaklandılar. III. Selim'i öldürerek, IV. Mustafa'yı padişah yaptılar,   Nizam-ı Cedit ocağını kaldırdılar. Ancak, III. Selim'in dostu, Rusçuk ayanı "Alemdar Mustafa Paşa"    İstanbul'a gelerek ayaklandırmayı bastırarak IV. Mustafa'nın yerine II.Mahmut'u tahta  çıkarmıştır.

   II. MAHMUT DÖNEMİ  (1808-1839):

  SENED-İ İTTİFAK ( 1808 ): 

      II. Mahmut ile merkezi dinlemeyen eyalet valileri "ayanlar" arasında yapılan sözleşmedir.

* İlk kez Osmanlı Sultanı'nın haklarına sınırlama getirilmiştir. Bu sözleşme ile Sultan, Ayanların varlığını ve haklarını tanımıştır.

* Bu durum Osmanlı Sultanının ayanlara söz geçiremeyecek kadar zayıfladığını gösterir. Ayanlar da kendi bölgelerinden devletin asker ve vergi toplamasına yardım edecektir.

 Not: Alemdar Mustafa Paşa, kaldırılan Nizam-ı Cedit Askeri ocağının yerine, Sekban-ı Cedit adında yeni bir askeri ocak kurdurmuştu. Ancak, yeniçeriler,  Alemdar Mustafa Paşanın ölümüyle bu askeri ocağın kaldırılmasıyla sonuçlanan bir ayaklanma yapmışlardır.

Not: Bu Yeniçerilerin son ayaklanmasıdır( 1808 ).

 2. (1806 -1812) OSMANLI - RUS SAVAŞI  VE BÜKREŞ ANTLAŞMASI:

Sebepler:
1)- Rusların Sırp isyanını desteklemesi ve Balkan Milletlerini kışkırtması.
2)- Rusya’nın Eflak-Boğdan’ı işgal etmesi.
Savaş:
• Rusların Eflak-Boğdan’ı işgal etmesi karşısında Fransa’nın etkisiyle Osmanlı Devleti Rusya’ya savaş ilan etti. Osmanlı-Fransız yakınlaşması karşısında İngiltere, Rusya’nın yanında yer aldı.
• İngilizler Ruslara destek için donanmalarını İstanbul’a gönderdiler. İstanbul’a sadece denizden yapacakları bir saldırıyla başarılı olamayacaklarını anlayarak geri döndüler. Bu defa Mısır’a saldıran İngilizler, Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa tarafından püskürtüldü.
• Fransa 1807’de Rusya ile “Tiflist Antlaşmasını” imzalayarak, dostluk kurdu. Yalnız kalan Osmanlı Devleti İngiltere’ye yaklaştı. İngiltere ile “ Çanakkale (Kale-i Sultaniye)” antlaşmasını imzaladı.
• Bu arada Ruslar Osmanlı topraklarında ilerliyordu.
• Avrupa’da siyasi ortam yeniden değişti. Fransa ile Rusya’nın arası yeniden açıldı. Rusya’ya silahlarını çeviren Fransa bu defa Osmanlı Devleti’nin yanında yer aldı. Fransa’ya güvenemeyen Osmanlı Devleti Rusya ile Bükreş Antlaşması’nı imzalayarak savaşı sona erdirdi.

Sonuç:
Bükreş Antlaşması  (1812) :
1- Ruslar bu savaşta işgal ettikleri Eflak ve Boğdan'ı Osmanlı Devletine geri verdiler.
2- Basarabya, Ruslar'a bırakıldı. Prut ırmağı iki devlet arasında sınır kabul edildi.
3- Sırplara bazı ayrıcalıklar tanınacaktı.
 

YUNAN İSYANI:

Sebepleri :
1- Fransız ihtilalinin milliyetçilik, bağımsızlık gibi fikirlerinin etkisi
2- Rusya’nın ve Avrupa Devletleri’nin kışkırtması
3- 1804 de kurulan Etnik-i Eterya Cemiyeti’nin çalışmaları

      Yunan ayaklanması iki bölümdür. Birincisinde Rusya'nın doğrudan desteğini sağlamak amacıyla;

 Ayaklanma Eflak ve Boğdan'da çıkarılmış, ancak Eflak halkının Rumları sevmemesi ve destek vermemesi üzerine ayaklanma bastırılmıştır.

 İkincisi Mora'da çıkarılan ayaklanmadır.

İsyan :
    1821’de Mora’da başlayan isyan kısa sürede büyüdü. Osmanlı hükümeti Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa’dan yardım istedi. Mehmet Ali Paşa yardım karşılığında II. Mahmut’tan Mora ve Girit valiliklerinin kendisine verilmesini istedi. Osmanlı ve Mısır donanması isyanı bastırdı ve Navarin Limanı’na çekildi. Ancak Yunan isyanının bastırılması Batılıların işine gelmedi. İngiltere, Fransa, Rusya ve Avusturya Osmanlı Devleti’ne ultimaton vererek Yunanistan’a bağımsızlık verilmesini istediler. Bu istekleri reddedilince Osmanlı ve Mısır donanmasını Navarin’de yakıldı (1827). Osmanlı Devleti yanan donanma karşılığına tazminat isteyince, suçu Osmanlı denizcilerinin üzerine attılar. Bu olaydan sonra Osmanlı Devleti’nin Fransa, İngiltere ve Rusya ile siyasal ilişkileri kesilmiştir. 

 Not: Navarin olayı Osmanlı Donanmasının yaşadığı 4 felaketten biridir.

Birincisi 1571 İnebahtı,

İkincisi 1770 Çeşme,

Üçüncüsü 1827 Navarin,

Dördüncüsü 1853 Sinop’tur.

  Yeniçeri Ocağının Kaldırılması  ( Vaka-i Hayriye ) ( 1826 ):  

   Ocak devlet içindir özelliğini yitirip, devlet ocak içindir anlayışının egemen olduğu yeniçeri ocağı, yeniliklerin önündeki en büyük engeldi ve devlete sürekli sorun çıkarıyordu.

     Saray, halk ve ulemanın ortak çabasıyla kaldırıldı. Bu olaya, hayırlı olay anlamında "Vaka-i Hayriye" denilir. Yeniçeri ocağının kaldırılmasıyla yerine "Asakir-i Mansure-i Muhammediye " adında yeni bir askeri ocak kuruldu.

  1828–1829 OSMANLI-RUS SAVAŞI:

  Sebepleri :
1)- Ruslar’ın sıcak denizlere inmek istemesi
2)- Osmanlının Rusya’dan Navarin’de yakılan donanmanın zararını talep etmesi
3)- Osmanlı’nın Yunanlılar ve azınlıklarla ilgili Avrupa Devletlerinin ve Rusya’nın isteklerini reddetmesi.

Savaş :
Bu sebeplerden, Rusların saldırısıyla savaş başladı. Ancak Osmanlı Devleti böyle bir savaşa hazır değildi ;

Sonuç :
Rusların ilerleyerek doğuda Erzurum’a, batıda Edirne’ye kadar gelmeleri üzerine Osmanlı devleti barış istedi.

 Edirne Antlaşması (1829)

Antlaşmasın Şartları:

1- Yunanistan'ın bağımsızlığı tanındı.
2- Tuna ağzındaki adalar Ruslar'a bırakıldı. Buna karşılık, Eflak, Boğdan Osmanlılara geri verildi.
3- Eflak, Boğdan ve Sırbistan'a ayrıcalıklar verilmesi kabul edildi.
4- Doğu'da Anapa, Poti, Ahıska, Ahıkelk kaleleri Rusya'ya bırakıldı.
5- Rus ticaret gemilerinin boğazlardan serbestçe geçmeleri kabul olundu.

6- Rusya'ya 8,5 milyon lira savaş zarar ödentisi verildi.
 

Önemi: Rusların Osmanlı İmparatorluğu’nda milliyetçilik hareketleri, hedefine ulaşmış ve ilk kez bir azınlık bağımsız olmuştur. Yunanistan’ın bağımsız olması, Sırbistan’ın bağımsız olması, Sırbistan’ın özerk hale gelmesi, Eflak ve Boğadan’a imtiyazlar verilmesi Rusya’nın Balkanlarda etkinliğinin artmasına yol açmıştır. Bu durum Rusya’nın ulusçuluk isyanlarını çıkarları doğrultusunda desteklediğini gösterir.

     Yunanistan’ın bağımsız olmasından sonra Mora’nın kaybedilmesi Mehmet Ali Paşa olayının çıkmasında etkili olmuştur.

      Osmanlı İmparatorluğu toprak kaybına uğramıştır. Rusya’ya savaş tazminatı ödenmesi zayıflamış olan Osmanlı hazinesine yeni bir yük daha getirmiştir.

   NOT: Osmanlı Devletinde bağımsızlığını elde eden ilk Hıristiyan azınlık YUNANİSTAN’dır.

 

    Fransa’nın Cezayir’i İşgali(1830):

    Osmanlının Yunan isyanı ve Rus savaşıyla uğraşmasını fırsat bilen Fransa 1830’ da Cezayir'i işgal etti. Osmanlı Devleti kuzey Afrika’da ilk defa toprak kaybetmiş ve Fas ile olan ilişkileri kesilmiştir.

 Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa'nın İsyanı :
Sebepleri :
1)- Yunan isyanının bastırılmasında II. Mahmut’a yardım eden Mısır valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa’ya vaad edilen yerlerin verilmemesi
2)- Mehmet Ali Paşa’nın Navarin olayından sonra padişahtan izin almadan ordu ve donanmasını geri çekmesi.
3)- 1828-1829 Osmanlı-Rus savaşında yardım istenildiği halde Mehmet Ali Paşa’nın yardım göndermemesi
 
Gelişme :
II. Mahmut Mehmet Ali Paşa’yı görevden almak için hazırlanırken Mehmet Ali Paşa’nın oğlu İbrahim Paşa üzerine gönderilen padişah kuvvetlerini yenerek Konya’ya ilerledi. Bu zor durum karşısında padişah yabancı devletlerden yardım istedi. İngiltere ve Fransa bu isteğe kayıtsız kaldılar. II. Mahmut son çare olarak (denize düşen yılana sarılır diyerek) Rusya’dan yardım istedi. Bir Rus donanması İstanbul boğazını geçerek Büyükdere önlerine demirledi. Osmanlı - Rus yakınlaşması İngiltere ve Fransa’yı telaşlandırdı. Hemen devreye girerek Mehmet Ali Paşa ya baskı yaptılar. Bunun üzerine Mehmet Ali Paşa ile II. Mahmut arasında Kütahya Antlaşması imzalandı (14 Mayıs 1833).

 

 Kütahya Antlaşması (14 Mayıs 1833):
1)- Mehmet Ali Paşa’ya Mısır ve Girit valiliklerine ek olarak Suriye valiliği de verilecek.
2)- Oğlu İbrahim Paşa’ya da Cidde valiliğine ek olarak Adana Valiliği verildi.

NOT: 1. Bu antlaşma Mısır sorununu geçici olarak çözmüş fakat iki taraf da bu anlaşmadan memnun olmamıştır.

           2. Osmanlı Devleti’nin iç sorunu olarak başlayan  Mısır Sorunu uluslar arası boyut kazanarak Avrupa sorunu haline gelmiştir.
     Kütahya Antlaşmasına rağmen İngiltere ve Fransa’ya karşı kendisini güvende hissetmeyen II. Mahmut, Rusya'yla Hünkâr İskelesi Antlaşması’nı imzalamıştır(1833).
 

 Hünkâr İskelesi Antlaşması’nı (8 Temmuz 1833):

1)- Osmanlılar ve Ruslar bir savaş zamanı birbirlerine yardım edeceklerdi.
2)- Osmanlı devletine bir düşman saldırırsa, Rusya asker ve donanma gönderecek Osmanlı Devletini koruyacaktı. Masrafları Osmanlı Devleti karşılayacaktı.
3)- Rusya bir saldırıya uğrarsa, Osmanlı devleti Rusya'ya asker ve donanma göndermeyecek, Çanakkale ve İstanbul boğazlarını kapatacaktı.

4)- Bu antlaşma 8 yıl yürürlükte kalacaktı.

önemi:

1- Rusya bu antlaşmayla boğazlar üzerinde büyük avantaj sağlayıp, Karadeniz'deki güvenliğini artırmış oldu.
2- Bu antlaşmayla Boğazlar sorunu ortaya çıkmıştır.
3- Bu antlaşma Osmanlının boğazlar üzerindeki egemenlik haklarını, tek başına  kullandığı son antlaşmadır.


NOT: Osmanlı Devleti Mısır ve Boğazlar meselesinde İngiltere’nin desteğini kazanmak için İngiltere ile 1838 BALTA LİMANI Antlaşmasını imzalamıştır. Bu antlaşma ile:

- İngiltere'ye çok geniş ekonomik haklar verilmiş, Osmanlı ülkesinde tekel sistemi ve iç gümrük yönetimi kaldırılmıştır. Böylece Osmanlı ekonomisinin çöküşü hızlanmıştır ve giderek dışa bağımlı hale gelmiştir.

-Osmanlı ülkesinde ticaret gelirlerinin büyük bir bölümü yabancıların eline geçmiştir. 


      Kütahya antlaşması fazla uzun sürmedi. 1839’da Mehmet Ali Paşa bağımsızlığını ilan etti. Oğlu İbrahim Paşa, üzerine gönderilen Osmanlı kuvvetlerini Nizip’te yendi. İngiltere ve Fransa Hünkâr İskelesi antlaşmasına dayanarak Rusya’nın boğazlara egemen olmasından çekindiklerinden, hemen devreye girerek Mısır konusunda Londra’da uluslararası bir konferans düzenlendi.
     Nizip yenilgisi haberi İstanbul’a gelmeden II. Mahmut ölmüş, yerine oğlu I. Abdülmecid padişah olmuştur.

     1815 Viyana Kongresi:

    1815’te toplanan Viyana Kongresi’nde ilk defa Rus Çarı Aleksandır tarafından Osmanlı idaresindeki Hıristiyanların davası ile ilgilenmek için kullanılan şark meselesi terimi, sonradan daha geniş bir anlam kazandı. XIX. Yüzyılın ilk yarısında Osmanlı Devleti’nin toprak bütünlüğünün korunması şeklinde değerlendirilirken, XIX. Yüzyılın ikinci yarısında Osmanlı Devleti’nin Avrupa’daki topraklarının paylaşılması anlamında ele alınmıştır.

    Oysa 1815 Viyana Kongresi’nin asıl amacı Avrupa’da monarşi rejimlerini yeniden kurmak, Fransa’nın işgalinden kurtarılan devletlerin geleceğini belirlemek ve devletlerarasında güç dengesini sağlamaktı.

      ABDÜLMECİT DÖNEMİ  (1839-1861)

 İngiltere, Mısır konusunu Avrupa sorununa dönüştürmekle Doğu Akdeniz’deki çıkarlarını ve sömürgelerine giden yolların güvenliğini korumayı amaçlamıştır. 

1. LONDRA KONFERANSI (Londra Protokolü)  (1840)  (Mısır'la İlgili)
Katılan Devletler
: İngiltere, Avusturya, Prusya, Rusya ve Osmanlı Devleti
Şartları:
1- Mısır eyaleti hukuk bakımından Osmanlı Devletine bağlı kalacak, yönetimi Mehmet Ali Paşa ve oğullarına bırakılacaktı.
2- Mısır, Osmanlı devletine yılda 80 bin kese vergi verecek ve Osmanlı Donanması geri gönderilecekti.
3)-Suriye, Adana ve Girit Osmanlı’ya geri verilecekti.

     Böylece İngiltere Mısır’da güçlü bir devlet kurulmasını engelleyerek sömürgelerine giden yolu güvence altına almıştır

    Bu anlaşmayla Mısır iç işlerinde serbest, dış işlerinde Osmanlı’ya bağlı imtiyazlı bir eyalet haline geldi.
 

LONDRA KONFERANSI (1841)  (BOĞAZLARLA İLGİLİ):

Hünkâr İskelesi Antlaşmasının süresi bitince Londra’da bir konferans toplandı. Toplantıya İngiltere, Rusya, Fransa, Avusturya, Prusya ve Osmanlı Devleti katıldılar.

 Londrada imzalanan boğazlar sözleşmesine göre;

1. Boğazlar Osmanlı Devleti’nin egemenliğinde olacak

2. Barış zamanında boğazlardan hiçbir yabancı savaş gemisi geçmeyecekti.
     Böylece boğazlar sorunu ilk kez devletler arası bir konferansta görüşülerek çözümlendi.
Önemi :

1-Bu sözleşme ile boğazlar, devletlerarası bir statü kazandı.
2-Osmanlının boğazlar üzerindeki hükümranlık haklarına kısıtlama getirilmiştir.
3-Rusya boğazlar üzerindeki üstünlüğünü kaybederken, Fransa ve İngiltere Akdeniz'deki güvenliklerini artırmışlardır.

Not: Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa’nın isyanı sırasında Avrupa’nın desteğini almak amacıyla Tanzimat, fermanı ilan edilmiştir (3 Kasım 1839)

     Mısır sorunu Osmanlı Devleti’nin varlığını kendi gücüyle koruyamayacak kadar zayıfladığını ortaya çıkarmıştır.

 3. KIRIM SAVAŞI VE PARİS  ANTLAŞMASI (1853-1856)
Sebepleri :
1. Rusya'nın Osmanlı Devleti üzerindeki emelleri, Rusya Osmanlıyı HASTA ADAM olarak nitelendiriyor ve ölmeden topraklarının paylaşılmasını istiyordu. İngiltere Osmanlının toprak bütünlüğünden yana olduğunu belirterek bu isteği reddedince Rusya tek başına hareket etti.

 Not: Hasta Adam; ekonomisi kötü olan Avrupa devletleri için kullanılan bir deyimdir. Bu deyimin ilk defa Rusya İmparatoru I. Nikolay tarafından art arda gelen savaşlar nedeni ile toprak kaybeden ve Avrupa'nın mali kontrolüne girmiş olan Osmanlı İmparatorluğu için kullanıldığı düşünülmektedir. Nikolay, St. Petersburg'da 9 Ocak 1853 tarihinde söylediği ve deyimin geçtiği söz şöyledir: "Kollarımız arasında hasta, ağır hasta bir adam var.”


2. Kutsal Yerler Meselesi: Rusya İstanbul’a bir elçi göndererek Ortodoks kilisesinin kutsal yerlerle ilgili isteklerinin onaylanmasını istemiş, Osmanlı bu isteği reddetmişti.
3- Rusya’nın 1848 İhtilallerinin Avrupa’da meydana getirdiği karışıklıklardan yararlanmak istemesi.
Avusturya’ya karşı bağımsızlık savaşı veren Macarlar, Avusturya ve Rusya birlikleri tarafından yenilmişti. Rusya Osmanlıya sığınan bu Macarların (Macar Mültecileri) iadesini istemişti.


     Bu sebeplerden dolayı savaş Osmanlı Devleti ile Rusya arasında 1853’de başladı. Osmanlı donanması Sinop’ta Ruslar tarafından yakıldı. 1854’te İngiltere ve Fransa Osmanlı Devleti’nin yanında yer aldı. Sivastopol kalesi kuşatılarak alındı. Yenilen Rusya ile PARİS ANTLAŞMASI imzalandı(1856).

 PARİS ANTLAŞMASI (1856):

Katılan devletler: Osmanlı, Rusya, İngiltere, Fransa, Piemento, Sardunya, Avusturya ve Prusya

Maddeleri :
1- Osmanlı Devleti bir Avrupa Devleti sayılacak ve toprakları Avrupa Devletlerinin koruyuculuğu altında kalacak.

   Not: Bu madde Osmanlının egemenlik haklarına gölge düşürmesine rağmen, bir süre Rus tehlikesini ortadan kaldırmıştır.

  2.  Karadeniz'in tarafsız bir deniz olması kabul olundu. Karadeniz bütün milletlerin savaş gemilerine kapalı, fakat ticaret gemilerine açık olacaktı.

3. Osmanlı devleti ve Rusya bu denizde savaş gemisi bulundurmayacaklar ve Karadeniz kıyılarında tersane yaptırmayacaklardı.

( Galip Osmanlı devletini, mağlup Rusya ile aynı duruma düşürmektedir.)

4.  Boğazlar 1841 ' de imzalanan Londra Sözleşmesine göre yönetilecekti.

5.  İki taraf ta savaşta almış oldukları yerleri geri vereceklerdi. Basarabya sınırı düzeltilecek, Rusya tarafından bırakılacak bir arazi Boğdan beyliğine verilecekti.

6.   Eflak ve Boğdan'a muhtarlık verilecek ve bu durum büyük devletlerin garantisi altına alınacaktı.

7.  Tuna üzerinde ticaret gemileri, komisyonun belirleyeceği esaslara göre serbest dolaşacaklardı.

8.  Osmanlı Devletinin konferans sırasında sunduğu, ıslahat fermanı dikkate alınacak, ancak bu fermana göre yapılacak ıslahata hiçbir devlet karışmayacaktı.

* Kırım Savaşına katılan İngiltere’nin en büyük kazancı Rusya’nın Karadeniz’deki tersane ve gemilerinin kaldırılmasıdır. Böylece Akdeniz’i tehdit edebilecek Rusya'nın etkinliğini kırmış, çıkarlarının devamını sağlamıştır. Fransa ise uluslar arası ilişkilerde önem kazanmıştır. Piyemonte, İtalyan birliğinin kurulmasında büyük avantaj elde etmiştir.
* Kırım Savaşından sonra Rusya sıcak denizlere inmek için başka bir yol arayarak Balkanlarda Panslavizm politikasına ağırlık vermiştir.

 

* Osmanlı Devleti Savaşı kazanmasına rağmen anlaşmanın Karadeniz ile ilgili maddesi ve Islahat yapma zorunluluğu anlaşmanın olumsuz yönleridir.

 KIRIM SAVAŞININ ÖNEMİ:
1. Avrupalılar ilk defa Kırım savaşında Osmanlı Devletine tam destek verdiler.
2. Osmanlı Devleti ilk defa dış borç aldı.
3. Osmanlı Donanması 4. kez Sinop’ta yakıldı. (İnebahtı, Çeşme, Navarin ve Sinop)
4. Osmanlı Devleti Islahat Fermanını yayınladı.

5. Rusya, Ortodokslar için Küçük Kaynarca’da elde ettiği söz söyleme hakkını kaybetmiştir.

Panslavizm Hareketi: Bütün Slavları Rusya’nın liderliği altında birleştirmeyi hedefleyen akıma Panslavzm denir. Bu hareket ilk olarak Fransız İhtilali’nden sonra Avusturya ve Almanya hâkimiyetinde yaşayan Slav kavimlerin bu devletlerin egemenliğine tepki olarak ortaya çıkmıştır. Ancak Rusya, bu hareketi amaçlarına ulaşmak için kullanmıştır.

     Rusya’ya göre, Avusturya ve Osmanlı devletleri yıkılmalı, yerine Rusya’nın liderliğinde Slav devletleri birliği kurulmalıydı. Nitekim XIX. Yüzyılın ikinci yarısından itibaren Rusya bu düşüncelerini hayata geçirmek amacıyla Balkanlarda yaşyan Slav ve Ortodoksları Osmanlı Devleti’ne karşı kışkırtmaya başladı. Rusya’nın Balkanlardaki bu faaliyetleri sırasında Avrupa’da önemli gelişmeler ortaya çıktı.

    İtalya 1870’de Almanya ise 1871’de siyasal birliklerini kurdular. Fransa, Almanya’ya yenilerek Alsaco-Loraine’i Almanya’ya, Avusturya ise bazı topraklarını İtalya’ya bırakmak zorunda kaldı.

 BİLGİ NOTU:    *Kırım Savaşında; İngiltere, Fransa, Sardunya ve  Piyomente Osmanlı Devletinin yanında savaşa girdi. Avusturya ise Eflak ve Boğdan’ı işgal ederek destek verdi.

*Osmanlı Devleti ilk dış borcu Kırım savaşı sırasında İngiltere’den aldı (1854).

    *Osmanlı Devleti Paris anlaşması sırasında Avrupalı devletlerin tam desteğini kazanmak için azınlıklara geniş haklar tanıyan Islahat Fermanını ilan etti.

        ABDULAZİZ DÖNEMİ (1861-1876)

 Abdülaziz Avrupa’ya giden ilk Osmanlı padişahıdır. Onun padişahlığı döneminde hiç savaş olmadı. Yavuz Sultan Selimden sonra Mısır’ı ziyaret eden tek Osmanlı padişahıdır.

Bu Dönemde olan önemli olaylar:
 -  Rusya'nın Balkanlarda Panslavizm idealini yaymaya başlamasıyla isyanlar başlamıştır.
(Sırp, Karadağ,Bosna-Hersek,Romanya (Eflak-Boğdan) ve Bulgar isyanları ortaya çıkarak “Balkan Bunalımı”na zemin hazırlandı.

- Fransa'nın etkisiyle "Galatasaray Lisesi" açıldı.

- Dolmabahçe sarayının yapımı tamamlandı.

- İlk Osmanlı Üniversitesi olan "Darülfünun" açıldı.

- Yurt dışına geziye giden ilk Osmanlı padişahıdır. ( Fransa'ya)

- Mısır Hidivi (valisi) İsmail Paşa’nın gayretleri ve Fransa’nın desteğiyle 1869’da Süveyş Kanalı açılmış, böylece coğrafi keşiflerle önemini yitiren Mısır ve Akdeniz ticareti yeniden canlanmıştır.

-Bu durum Avrupalı devletlerin Mısıra sahip olma arzunu artırmıştır.

- Girit’teki Rumlar ayaklanarak Yunanistan’a bağlanmak istediler.

    Avrupalıların duruma müdahalesiyle Osmanlı Devleti HALEPA FERMANI’nı ilan etmiş ve Giritlilere vergi muafiyeti getirilmiştir.
- Bulgar Kilisesine özerklik verildi. ( Bulgaristan'ın bağımsızlığına yol açabilecek bir gelişmedir)

Büyük paralar harcanarak dünyanın üçüncü büyük donanma gücü oluşturulmuş ancak yararlanılamamıştır.
-Avrupalı Devletler azınlıklarla ilgili ağır istek ve tehditlerden oluşan BERLİN MEMORANDUM’UNU ilan ettiler.

 -Avrupa'da önemli gelişmeler görülmüş, İtalya (1870), ve Almanya (1871) siyasi

birliklerini tamamlayarak siyasi güç olarak ortaya çıktılar.

-Abdülaziz, Meşrutiyeti ilan etmemekte direnince, GENÇ OSMANLILAR tarafından tahttan indirilmiş, yerine V.MURAT getirilmiştir.

  * Bu olay Osmanlılarda yenilik taraftarlarının güçlendiğinin göstergesidir

Bilgi Notu:

Abdülaziz tahttan indirildikten sonra Feriye Sarayı’nda hapis hayatı yaşadı. Burada damarları kesik vaziyette bulundu.

 

    V. MURAT DÖNEMİ ( 1876 )

V. Murat Abdülaziz’in tahttan indirilmesi sonucu padişah oldu(1876). Ancak sağlığının yerinde olmadığı görüldü. 3 aylık bir dönem sonunda, başta Mithat Paşa olmak üzere önde gelen devlet adamları, V. Murat’ın yerine Meşrutiyeti ilan etme sözü veren II. Abdülhamit’i tahta çıkardılar.

Google+ WhatsApp