Kadir Gecesi ve Önemi

Kadir Gecesi ve Önemi

EyPln

"Şüphesiz, biz onu (Kur'an'ı) Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin ne olduğunu sen ne bileceksin! KadirGecesi bin aydan daha hayırlıdır. Melekler ve Ruh (Cebrail) o gecede, Rablerinin izniyle her türlü iş için iner de iner."

Kur’an neden önemlidir?
Ramazan ayını önemli kılan olay, Ramazan ayında tutulan oruçtan değil, inen Kur’an’dan dolayıdır. 
Kur’an Ramazan ayında indiği için Ramazan ayı kıymetlidir. Recep ve Şaban ayında Cennet süslenir ve Ramazan ayı için hazırlık yapılır. Ramazan ayında Kur’an indiğinden dolayı Ramazan ayında tutulan oruç 70 kat diğer günlere nazaran daha sevaplıdır. Kadir gecesi ise yapılan tüm ibadet ve iyilikler 1000 aya bedeldir. Çünkü Kur’an Ramazan ayının Kadir gecesinde inmiştir. 

Ramazan ayında Allah’u tela sevap kapılarını ardına kadar açar, Cehennem kapılarını kapatır, insanlara vesvese veren İblis ve İblis’in şeytanlarını zincirlere bağlanır. Cennet kapıları ardına kadar açılır. 
Ev sahibi Allah, oruç tutan Müminler ise misafirdir. Ev sahibi çok cömerttir. Ey kullarım dileğin benden ne dilerseniz kabul edeceğim diyen ev sahibi Allah’u Teal.
Böyle bir günün kıymetini bilmek ve en iyi şekilde değerlendirmek gerekir.
Zikir, namaz, tövbe ve Kur’an hatimi veya okumak bu aya yakışan en güzel ameldir. 
Hadislerde Kadir gecesini son 10 gün içinde olduğu belirtilmiştir. Bir yıllık kader belirlenir, tövbe dileyenlere af yani beraat verilir. Sevap kapıları ardına kadar açılır. 
İslam bize Kur’an okumamızı ve Kur’an ahlakı ile ahlaklanmayı tavsiye etmektedir. Günde 50 ayet kadar okumayan Müslüman’ı zararda görür ve bu nedenle en az günde 50 ayet okunması için tavsiyede bulunulmaktadır.

Kur’an okunmadığında Kur’an’a önem verilmediğinde ne olur. Dünya ve kâinat Kur’an ayetlerindeki komutlara göre hareket etmektedir. Tabiat ve doğadaki, evrendeki bütün her şey Kur’an merkezlidir. 
Aslında Güneş ve ayın peryodik hareketleri, yıldız ve gezegenlerin evrendeki hareketleri, rüzgârın, iklimlerin, sıcaklığın, soğuğun oluşu bir hesap üzerinedir.
Gece ve gündüzün akılsız ve kendi kendilerine oluştuğu düşüncesi yanlıştır. 
Bunların her birisinin oluşumunda bir hesap ve düzen vardır. Her birisinin oluşumu Allah tarafından görevlendirilen bir melek görevlidir. Ayrıca bunlarda da bir şuur ve bilinç vardır. Yani Güneş, kendisinin “Güneş” olduğunun bilincinde, Ay da kendisinin “Ay” olduğunun bilincindedir.  
Tüm bunların oluşum ve hareketleri insanları düşünmeye, Allah’ı zikretmeye ve sonuçta bunların oluşumundaki sırrı bulmaya yönelik insana akıl verilmiştir. 
 İnsan oğlu evrendeki bu sırları düşünerek hakikate ermeye akıl denmiştir. Çoğu defa akıl ile zekâ karıştırılıyor. Akıl ile zeka aynı şeyler değildir.
   Kur’an’dan ayrı düşmek dünya üzerindeki fitne ve fesatların artmasına neden olur. 
Fitne ve fesatların tehdidi altında olan insanlık ancak Kuran’ ile bu durumu aşabilir. 
Kur’ansız Allah’a yani hakikate ulaşmak mümkün değildir. Kuran’sız bir yaşam tarzı, kalplerin içine şeytanı ve şeytanın vesvesesini sokar. Melekleri ve Allah’ın rahmetini uzaklaştırır

Şeytan’ın vesvesesi kalplere hâkim olduğunda düşmanlıklar, yozlaşma yani hakikatten uzaklaşma kısacası ahlakı yozlaşma meydana gelir.
Az önce ne demiştik biz; Güneş, “Güneş” olduğunun bilincindedir, Ay da “Ay” olduğunun bilincindedir. Aynı şekilde, yağmur, su, gece, gündüz, yol, arz, bulut, bunların hepsi kendilerinin ve görevlerinin bilincindedir. 

Hatta bunu da rahatlıkla söyleyebiliriz ki vücut organlarımızın bile bir bilinci vardır. 
Üzerine basarak yürüdüğümüz arz bölümlere ayrılmıştır, ve arzın bir bilinci vardır. Arz üzerinde mümin kullar yürüdüğünde arz övünür. Münafıklar ve kâfirler yürüdüğünde arz üzülür, hatta yarılarak içine alarak yok etmek ister. 

İşte dünyada ahlakı yozlaşma olduğunda, fitne ve fesat arttığında doğa haşin hale gelir, Güneş cimrileşir, rüzgârlar yıkıcı hale gelir ve tüm işler alt üst olur.
Kalpler birbirine düşman olduğundan savaşlar meydana gelir, huzur ve güven ortadan kalkar. İşlenen günahlar ömrü kısaltır ve ölümler artar. 
İşte böylesi afaki şeylerle karşılaşmamak için, veya karşılaştığımızda yardım dileyeceğimiz Allah’a karşı bir dua ve yönelişimizin sözcükleri Kur’an diliyle olduğunda Allah katında muhatap alınarak bir karşılık bulur. 

Bu nedenle Kur’an tüm insanlık için önemlidir. Tüm insanlık için inmiştir.
Hatta şunu söyleyebiliriz ki; Kur’an’ın hiç idrakında olmayanlar bile farkında olmasalar bile Kur’an’ın nimetlerinden faydalanmaktadırlar. 

İşte Kur’an böyle bir ayda Ramazan ayında inmiştir. 
Ramazan ayı bir diriliş ayıdır. 
Her kim Kur’anı önüne alır onu kılavuz seçerse Kur’an kıyamet gününde onu cennete götürür.
Eğer insanlar Kur’an-a göre hareket etmez ve onu bir kenara iterse ne olur?
Kıyamet gününde çok pişman olacakları bir sonuçla karşı karşıya kalır. 
Kur’an onları önüne alır doğruca Cehennem yurduna sürer. 

Vedat Akbulak

Google+ WhatsApp