Bahçelievler Belediye Başkanı Dr. Hakan Bahadır ile Röportaj
Sayın Belediye Başkanımız Dr. Hakan Bahadır’ı ziyarete gitmişken çevre sorunlarla ilgili sorularımız oldu. Sağ olsun bizi kırmayarak onca işlerinin yoğunluğuna rağmen bizimle ilgilenerek sorduğumuz sorulara cevap verdi.
Sayın başkanım buradaki işlerinizin yoğunluğunu bildiğimiz için soracağımız soruları özetleyecek olursak, Avrupa ile Türkiye’yi çevre ve planlama olarak karşılaştırdığımızda bizim durumumuzun hiç de iç açıcı olmadığını görmekteyiz. Öğrencilerimiz You tube’den, internet veya Avrupa’ya gidip gelenlerden öğrendikleri kadarıyla Avrupa’nın çevre ve planlama bakımından bizden daha iyi durumda olduklarını düşünüyorlar.
Bizim ülkemizde Avrupa’daki ülkeler gibi düzenli ve palanlı bir çevre, yerleşim alanını neden oluşturamadıklarımız ile ilgili soruları var.
Dr. Hakan Bahadır: Trafik ve otopark sorunu var. Araç ve otopark sorunları şehrin yanlış planlaması nedeniyle çözümünde zorlanacağız. Temizlik ile ilgili çöpü sokağa atıyorlar. Büyük çöp kutuları var fakat çoğu insan bunu yapmıyor. Çöpleri yerlere atıyorlar bunlar büyük bir problemdir. Yeşil alan sorunu için hocamız dedi ki Avrupa ile karşılaştırdığımızda iyi durumda değiliz dedi. Fakat Türkiye'nin (İstanbul Kesiminin) iklim şartı ile İngiltere gibi aşırı yağışlı bir yerin iklim şartı maalesef aynı düzeyde değil. Karadeniz gibi bir bölgeye gidecek olsanız yemyeşil olduğunu göreceksiniz. Pekî neden yemyeşil diyeceksiniz. Çünkü Karadeniz çok fazla yağmur alıyor hatta yazın bile yağmur yağıyor bu bölgemize.
Bahçelievler ilçemizin yeşillik konusuna gelirsek şöyle bir şey var. Biz elimizde olan boş alanları hem İstanbul hem de Bahçelievler Belediyesi olarak yıllarca yeşillendirmeye çalıştık ve bunu da başardık. Avrupa'da ise doğal bir yeşillik var, bir bakıma Avrupa sonradan yeşillendirme söz konusu değildir.
Temizlik konusunda ise biz Avrupa'dan, Amerika'dan daha iyiyiz. Televizyondan görmüşsünüzdür Amerika'da sokaklar, metrolar pislik içerisindedir. Biraz iyiymiş gibi durmasındaki ana sebep oradaki insanların bu konuda bizlerden daha dikkatli olmasıdır. Bizim gibi böyle ağaç, çim ve çiçek eken bir Avrupa ülkesi yok. Allah zamanında onlara (Avrupalılara ) tamamı ekilmiş biçilmiş bir biçimde vermiştir. Avrupa’nın ikliminin yağışlı olması nedeniyle sulama işlemine bile gerek kalmıyor. Çünkü o bölgeler düzenli olarak yağmur alıyor. Ben Avrupa'nın çoğu ülkesine gittim. Ayrıca Singapur'a da gittim orada ise para olduğu için çoğu tropik bitkiyi yetiştirmişler. Yeşil alan konusunda bir karara varmak gerekirse biz Avrupa'dan yeşil alan ve temizlik konusunda çok daha iyiyiz. Oradaki insanlar da sigara izmaritlerini fazlasıyla yere atıyorlar. Halbuki bizde orada öyle bir şey olmadığına dair bir algı oluşmuş durumdadır. Aslında ülkelerini bizden daha çok kirletiyorlar.
Öğrenci (İrem Asutay):
-Sayın Başkanım yönetimi devraldığınızda ne gibi sorunlarla karşı karşıya oldunuz ve bu sorunların çözümü ile ilgili bize neler söyleyebilirsiniz?
Maalesef Bahçelievler'de birçok sorun var. Kentleşme problemi geçmiş 20-25 yılın beraberinde getirmiş olduğu büyük bir sorundur. Etrafınıza baktığınızda her taraf inşaat kaynıyor. Hatta Google'a uydu görüntüsünden girilip Bahçelievler ilçesine bakıldığında asla net yeşil bir alan göremezsiniz. Çünkü her taraf bina kaynıyor.
Bir diğer sorun ise Trafik konusunda belli başlı sıkıntılarımız mevcuttur. Örnek olarak Fevzi Çakmak ve Siyavuşpaşa'da iki araç park ediyor sağlı, sollu sonra bir araç daha yanlarına yanaşıyor sadece bir araçlık yol kalıyor. Bu sorunların çözümü için çalışmaktayız."
--Doktorluk mesleğini bırakarak siyasete atılmanızdaki asıl sebep nedir, siyasete yönelmeniz çocukluk hayaliniz miydi yoksa sonradan mı karar verdiniz?
"Mesleğimi bırakmış sayılmam. Halen daha devam ediyorum aynı zamanda ben Radyoloji uzmanı bir Doktorum. Aslında benim siyasete atılmam çocukluk hayalimden ziyade daha çok karakterimle alakalıydı. Yöneticilik, liderlik, azim ve tabi ki de sorumluluk duygusu insanın yapısında olunca her halükarda siyasete atılıyor.
Ben aynı zamanda ilkokuldan lise son sınıfa kadar sınıf başkanıydım. Sadece Lisede son sınıfta başkan olmadım. Ondan sonra İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa'da da İ.Ü. Spor Kaptanıydım. Cidden bu tür işler birazcıkta yapı ile alakalı. Belediye Başkanlığı ise siyasi çalışmalarım sonucunda Allah'ın bize kısmet ettiği hayırlı bir iştir.
Ancak bu tür siyasi işler geçicidir asıl olan insanın kendi mesleğidir, kendisidir, ailesidir.
Şimdi ben Doçentlik için çalışıyorum.
Sayın başkanım bizi kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz.
Kaynak: "BCAL" Dergi Sayı:2, Sayfa 6-7