Aselsan'da Bir Şüpheli Ölüm Daha

Aselsan'da Bir Şüpheli Ölüm Daha

ŞÜPHELİ ÖLÜMLER DEVAM EDİYOR

 
Şüpheli ölümler devam ediyor.
 
 
Hüseyin Başbilen 7 Ağustos 2006’da aracında boğazı ve bileği kesilmiş halde bulunmuş, 17 Ocak 2007’de ise yine Aselsan’da görevli mühendis Halim Ünal’ın tek kurşunla ölüm haberi gelmişti. Bir başka ASELSAN çalışanı Mühendis Evrim Yançeken oturduğu binanın altıncı katından düşerek hayatını kaybetmişti.
Bir üzücü ve şüpheli ölüm daha......! ASELSAN'da görevli mühendis evinde ölü bulundu
Ankara'da ASELSAN' da görevli mühendis evinde ölü bulundu. İki gündür işe gitmediği için arkadaşları 28 yaşındaki Erdem Uğur'un Çankaya Cebeci'de yaşadığı  evine geldi. Kapının açılmaması üzerine Uğur'un arkadaşları polis ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen polis ekipleri, çilingir yardımıyla girdiği evde Uğur'un cesedi ile karşılaştı. Erdem Uğur'un yatağında üzerinde battaniye örtülü, ağzına dayanmış büyük tüp hortumuyla bulunduğu öğrenildi.
 
MANYETİK ALAN KONUSUNDA UZMAN
 
İzmirli ve bekar olduğu bildirilen mühendis Erdem Uğur'un, manyetik alan konusunda uzman olduğu öğrenildi. Şahsın ikametinde yalnız yaşadığı kaydedildi.
 
Yapılan incelemelerin ardından mühendis Erdem Uğur'un cenazesi savcının talimatıyla Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
 
Aslında bu tür şüpheli olaylar İstanbul'un fethinden beridir devam ediyor. Herşey İstanbul'un fetinden sonra başladı. Osmanlı Devleti İmparatorluk düzeyine ulaştıktan sonra önemli devlet adamları, devleti evirip çevirecek ilerletecek devlet adamları iftiraya kurban gitti. Atılan iftiralar ile devlet adamlarımız cellatların eline verildi. Türkmenler devlet yönetiminden küstürüldü ve devşirmeler kontrolu ele aldı. Padişahlar devşirme kökenli devlet adamlarının elinde oyuncak oldu.  Böylece bilim insanları yönetime küstü. Bunun sonucunda Avrupa'da Rönesan ve  Reformlar ile Osmanlı devletindeki gelişmişlik düzeyine ulaşıldı.
   1936 yılında Nuri Demirağ tarafından yapımı tamamlanan uçak fabrikası sonucunda uçaklar test uçuşunu başarıyla tamamlar. Fakat plot havaalanına inişi sırasında nedense bir çukura düşer ve şehit olur. Bu ölüm şüpheli bir ölümdü ve plotaj ahatası olarak olay kapatılır ve sonra uçağın seri üretilmesine ABD baskısı yüzünden izin verilmez.  Erzurum'da dünyaca ünlü bir kimya profösürumuz, ölü bulunur ve terör saldırısı denir. Van'da bir profösürümüz mağarada ölü bulunur ve intihar denir. Bunların sonu ne zaman gelecek. Neden devlet olarak böylesi bilim insanlarımıza sahip çıkamıyoruz. 

Google+ WhatsApp