Rahip Şemun'un Peygamberimize Sorusu; -Akıl Nedir?
Hz. İsa (a.s)'ın Havarilerinden birisinin torunu olan Rahip Şemun, Peygamberimize akıl ile ilgili soru sordu. Sonrasında ise İslam dinini kabul etti. İlgili filmi izlemek için lütfen aşağıdaki film rulosunun üzerine tıklayın. İyi seyirler.
AKIL: Arapça bir kelimedir. Anlamı; düşünme, anlama ve kavrama gücüdür.
Allah’ın emir ve buyruklarına itaat etmeği ve böylece yaratılışın hedefi olan Allah’a ibadet etmeği sağladığı için, akıl hem yaratılışın ve hem de ölümden sonraki hayatın ereksel nedeni yani gerçekleştirmek için tasarlanan ve erişmek istenilen şey, amaç, gaye, maksat, hedef sayılır. Sevap ve ceza da akılla orantılıdır. Çünkü aklı olmayanın, sorumluluğu yoktur ve aklı olan aklı oranında sorumludur.
HİKMETLİ SÖZLERİNDEN BİR BÖLÜMÜ
Hz. İsa aleyhi’s-selam’ın havarisi Yahuda’nın torunu Şem’un (ibn-i Lavî); Resulullah’a şu soruyu yöneltti.
-Şem’un, "Bana akıl hakkında bilgi ver. Akıl nedir? Nasıldır? Akıldan ayrılan kollar nelerdir? Ve bunların bütün kısımlarını bana açıklayın." diye sordu.
Resulullah salla'llahu aleyhi ve alih şöyle buyurdu:
"Akıl, cahilliğin bukağıdır; nefis, en kötü hayvana benzer; bukağı takılmazsa azar. Böylece akıl cahilliğin bukağıdır. Allah-u Teâla aklı yaratıp ona, "Gel" dedi, o da geldi; ona "Dön" dedi o da döndü; sonra Hak Teâla şöyle buyurdu: "İzzet ve celalime andolsun ki, senden daha azametli ve senden daha itaatkâr bir varlık yaratmadım; seninle başlayıp seninle hilkati yenileyeceğim. Mükâfat senin içindir, azap da sanadır."
Daha sonra akıldan hilim yani yumuşaklık, hilimden; ilim,
ilimden; rüşt yani olgunluk,
rüştten; iffet, iffetten; korunma yani sakınma,
korunmadan; hayâ, hayâdan; vakar yani ağır başlı olmak
vakardan hayırlı işlerde sebat yani süreklilik
sebattan; kötülükten nefret etmek,
kötülükten nefretten de; nasihat edene itaat etmek ayrıldı.
Bunlar, akıldan ayrılan on tane hayır semeredir. Bunlardan her biri de on ayrı kola ayrılır.
Hilmin (yumuşaklığın) semereleri: Güzel davranmak, iyi insanlarla arkadaşlık yapmak, aşağılıktan kaçınmak, alçaklıktan uzak durmak, iyiliğe fazla istek, yüce derecelere yaklaşmak, affetmek, iyi geçinmek, ihsanda bulunmak ve boşuna konuşmamaktır. Bunlar hilim sayesinde akıllıya nasip olan sıfatlardır.
İlmin semereleri:
Fakirliğe rağmen zenginlik; İlim vasıtasıyla kendini zengin görmek,
Cimriliğe rağmen-cömertlik; kişi yapısı itibariyle cimri olabilir ama ilmin gereği olarak cömertlik yapar.
Basitliğine rağmen - heybetli olmak,
Hastalığa rağmen - sağlıklı olmak; vücudunun hasta olmasına rağmen morali yerinde olmasıdır.
Uzaklığa rağmen - yakın olmak, cana yakın olma hali.
İnatçı ve ısrarlı olmasına rağmen - hayâlı olmak,
Hakirliğe rağmen - yücelik sahibi izzetli olma hali.
Düşüklüğe rağmen; şerefli olmak, hikmet, itibar ve makama sahip olmak. İşte bunlar, akıllının ilim vasıtasıyla elde ettiği şeylerdir. O halde hem akıllı ve hem de alim olan insana ne mutlu.