Orta Çağda Veba Salgını 1337-1358
Orta Çağ’da Avrupa’da Veba Salgını (1347-1351) 1347’nin sonunda Sicilya’da görülen veba, ilk olarak Bizans topraklarını vurmuş ardından da Venedik, Cenova gibi liman kentleri üzerinden Avrupa’ya yayılmıştır. Büyük veba salgını, tarihte yaşanılmış birçok savaştan daha fazla can kaybına sebep olmuş bir felakettir. Etkisi o kadar büyüktü ki birkaç yılda 100 milyona yakın kişinin hayatını kaybetmesine sebep olmuştur.
Haçlı saldırıları sonrası Avrupa’da büyük bir zenginleşme ve yoğun nüfus artışı yaşanmış, bunun sonunda da kıtlık dönemine girilmiştir. Büyük veba salgınının kıtlık döneminin hemen arkasından gelmesi haliyle Avrupa’nın bu durumla mücadelesini çok zorlaştırmıştır.
Veba salgını Avrupa’da ekonomik, sosyal, siyasi ve kültürel hayatı derinden etkilemiştir. Avrupa’nın demografik haritasını değiştiren bu hastalık, halkın psikolojik olarak güvensizlik ve korku yaşamasına neden olmuştur. Sosyal ilişkileri zayıflatmış, ticareti ve dini uygulamaları durma noktasına getirmiştir. Çok sayıda kişinin ölmesi her alanda bir değişime neden olmuştur. Sonuçları sadece Orta Çağ’ı değil sonraki çağları da ilgilendiren bu salgın hastalık daha sonraları kıtada tekrar görülmüş ama bu denli büyük etkiler yaratamamıştır.
Salgın ilk olarak yoksul ve bakıma muhtaç insanlarda görülmüş, salgının yayılmasıyla birlikte üst tabakadaki kesim de bu salgında hayatını kaybetmiştir. Tarihten tanıdığımız vebaya yenik düşen kişiler ise; Aragon Kralı 4. Pedro ve eşi Leanor, İngiltere Kralı 3.Edward’ın kızı Jon’dur. Cnterbury’de de iki başpiskopos vebadan dolayı ard arda yaşamlarını yitirmiştir.
1348 yılında Paris ve 1349’da ise Londra’yı etkisi altına almış İskoçya ve İskandinavya’ya kadar yayılmıştır.