Hakiki ilmin kaynağına yönelmedikçe ve bu gerçeğe ulaşılmadıkça hatalar yapacağız.

      Özürlü insanların bilgisinden, görgüsünden, tecrübesinden faydalanmak doğru değildir. Böyle şahıslara yönetim kademesinde görev vermek de doğru değildir. 

Allah’u Teala insanlardan bir şey isterken herhangi bir çıkarı yoktur. İnsanların yaptıkları iyi veya kötü şeyden Allah olumlu veya olumsuz yönde etkilenmez. İnsanların yaptıkları olumsuzluklar karşısında Allah’a zarar vermeleri mümkün değildir. Bu nedenle Allah insanlardan ne istemişse İnsanların faydasına olduğu için istemiştir. Neyi de yasaklamışsa yine insanların zarara uğramasını istemediği içindir. Allah insanlardan bir şey isterken tüm insanların hak ve hukukunu göz önüne alarak ister. Allah’ın istediği şey Kur’an’ hakikatidir. Yani gerçek ilim hakikati Kur’an’dır. Sahip olduğumuz bilgi ve bilimin ip uçları Kur’an da dır.  Kur’an hakikatında bir engel yok. Kur’an ayetlerini Hz. Peygambere ulaştıran Cebrail (a.s)’ın da insanlar üzerinde bir çıkarı yok. Onlarda bir engel ve bilgisizlik yok. Biz insanlığın en şanlı öğretmeni Hz. Peygamberimizin de biz insanlar üzerinde bir çıkarı söz konusu değildir. O kendisini kral ilan etmedi. Kendi kurduğu Medine merkezli İslâm Devleti’nde saltanat kurarak sultanlar, padişahlar, şahlar, krallar gibi güçlendirmek için bir adım atmadı. Hatta sevgili eşinin tüm mal varlığını bu uğurda harcadı.

Düşünün bir göl var ve o gölün bir denizle veya bir ırmakla ya da yağan yağmurla bağlantısı olmazsa o göl kurur. Biz de öğleyiz veya ilim erbapları da öğledir. Her ilim sahibi her ilim erbabının mutlaka bir göl gibi ırmaktan beslenmesi gibi sürekli besleneceği ırmak olması gerekir. Ya da besleneceği okyanuslar veya denizin olması gerekir yoksa o göl kurur. Biz de öğleyiz besleneceğimiz bir ilim kapısı olmazsa giderek bilgimiz azalır, körleşir ve nihayetinde cahillerden oluruz.
     Bizler mutlaka bağlanacağımız bağ kuracağımız besleneceğimiz ırmaklar olmalı. Yoksa hata yapmamız kaçınılmaz bir durumdur.

 İlmin kaynağı Kur'an ve O Kur'an'ı bize ulaştıran peygamberimizdir. Peygamberimizden bize bilgileri ulaştıran en temiz en gerçek kanal Ehl'i Beyt'tir. Sevgili peygamberimizden bize ulaşan gerçek hakiki hadisler ilmin kaynağıdır. Dua ve ibadetler Müslümanların kalbinin yumuşamasına neden olur kalbinizde, tabiat, hayvan ve insan sevgisi doğurur. Bu durum Kur'an ahlakıyla özdeşleşmemize neden olur. Bol bol dua, ibadet ile meşgul olmak ve Kur'an ahlakıyla ahlaklanmak gerekir. Aksi durumda öğrenilen bilgiler bize hiç bir fayda sağlamaz bizi hata yapmaya yöneltir. Dualarımız bizim Allah ile irtibatımıza neden olur ve yanlışlığa düşmemize engel olur. Dua ve münacatlarla şanı yüze rabbimiz Allah (c.c.) ile irtibatımızı sağlamada en kestirme ve en güçlü bağdır. Kendimize günlük veya haftalık bir saatimizi Allah’a ayırmalı ve Allah'a münacatta bulunmalıyız.