Doğu Akdeniz Medeniyeti

Doğu Akdeniz Medeniyeti

Fenikeliler, İbraniler

DOĞU AKDENİZ MEDENİYETİ

1- Fenike Medeniyeti

2- İbrani Medeniyeti.

 FENİKELİLER:

                Fenikeliler, Lübnan kıyılarındaki yerli halk ile Samilerin karışmasından oluşan bir kaimdir. Fenikeliler (M.Ö. 1200) Lübnan dağları ile Akdeniz arasında devlet kurmuşlardır.

    Toprakları; tarıma elverişli olmadığından deniz ticareti ile uğraşmışlar ve Akdeniz’in çeşitli yerlerinde Koloniler kurmuşlardır. Ayrıcı kent devletleri halinde yaşayan Fenikelilerin en güçlü kent devletleri Trablus, Sayda ve Sidon  idi.

     Fenikelilerin en ünlü ticaret kolonisi; Kuzey Afrika’daki Kartaca idi.  Eski doğu kültürünü Akdeniz’e taşımışlardır.

    Uygarlığa Katkıları:

     -Tarihte ilk camı onlar bulmuşlardır.

     -Mısır’dan öğrendikleri resim yazısını geliştirerek bugünkü Latin alfabesinin temellerini atacak 22 harflik alfabeyi bulmuşlardır.

    -Denizde yıldızlara bakarak yönlerini tayin etmiş ve yeni ülkelere yelken açmışlardır.

    Her Fenike gemisinde not alan, hesap tutan, okuryazar bir adam mutlaka bulundurmuşlardır.

    -Fenikeliler, diğer Anadolu uygarlıkları gibi dokumacılıkta iler gitmişler. “tiftik” olarak adlandırılan keçi kılı dokuması ile “tapetes” adlı halı ve kilim dokumacılığı ile ünlenmişlerdir.

                Düzenli bir orduya sahip olmadıklarından ve ordusun büyük bir kısmı ücretli askerlerden oluşan Fenikeliler siyasi açıdan güçlü olmadılar ve giderek güç kaybettiler. Bu nenle Fenikeliler Asur, Babil, Pers ve Yunanlılara vergi vermek suretiyle varlıklarını sürdürmüşlerdir. MÖ VI. Yüzyılda Pers istilasına uğramıştır. Makedon Kralı İskender tarafından yenilgiye uğratılmışladır.  MÖ 65 yılında Roma’nın Suriye eyaletine bağlanmışlardır.

İBRANİLER

MÖ. 1500'lerde Filistin ve Lübnan dolaylarında yaşıyorlardı. Sami ırkından olan İbraniler Hz. Musa (a.s) zamanında birlik halinde geldiler.

 Hz. Musa zamanında Mısır Firavunu II. Ramses ile yapılan mücadele sonucu Kızıldeniz’i geçerek kölelikten kurtuldular ve Sina yarımadasına yerleştiler.İbranilerin gerçek bir devlet kurmaları MÖ 1200 yıllarında Filistin’e gelerek buraya yerleşmeleri ile olmuştur. MÖ 1025 yıllarında Hz. Davut (a.s) tarafından kurulan İbrani devletinin başkenti Kudüs oldu. En güçlü dönemi Hz. Süleyman (a.s) zamanında yaşadılar. Hz. Süleyman (a.s) ‘ın ölümünden sonra İbrani medeniyeti bozularak İsrail ve Yahudi devleti olmak üzere ikiye ayrıldı.

    İsrail Devleti’nin başkenti Kudüs oldu ve bu devlet MÖ 722’de Asurlar tarafından yıkıldı.  Baş kendi Samiriye olan Yahudi Devleti ise 586’da Babil Devleti tarafından yıkıldı.

    Babil Kralı Nabukadnezar, Yahudileri Babil’e tutsak olarak götürdü. Yahudiler orada elli yıl tutsak kaldıktan sonra Persler tarafından kurtarılarak yurtlarına geri döndüler. Perslerden sonra önce İskender sonra da Roma İmparatorluğu egemenliğine girdiler.

      Roma İmparatorluğu döneminde çıkardıkları isyan nedeniyle Filistin’den sürüldüler. Yahudilerin bir kısmının Hazar ülkesine sığınması sonucu Hazarlar ile Romalılar arasında savaş çıktı. Fakat savaştan kesin bir sonuç alınmadı.

    Dini İnanç:

     Tek tanrılı inanç tarihte ilk olarak İbranilerde görülür. Kutsal kitapları Tevrat Hz. Musa’ya inmiştirHz. Süleyman (a.s) tarafından Kudüs’te yapılan Mescid-i Aksa Hz. Süleyman (a.s.) zamanından sonra ilahi dinlerin merkezi olmuştur (İslâmiyet, Hıristiyanlık ve Yahudilik).

İbraniler, krallıkla yönetilmişlerdir. Tek tanrı inancı ilk defa İbranilerde görülür. İbrani dininin kutsal kitabı Hz.Musa'ya gönderilmiş olan "Tevrat"'dır. İbraniler, yazı konusunda Fenikelilerden aldıkları alfabeyi kullanmışlardır. Romalılar zamanında Kudüs'te büyük bir ayaklanma çıkaran Yahudiler, sürgün edildiler. (MS 70)

İbraniler, sanat konusunda önce Asur, daha sonra Yunanlılar ile Romalıların etkisinde kaldılar. İbrani sanatının en ünlü eseri, Hz.Süleyman zamanında Kudüs'te yapılan Mescid-i Aksa'dır. Sonradan yıkılmış, yeniden yapılmış ve tamir görmüştür. Bugünkü Mescid-i Aksa Emevi halifelerinden Abdülmelik tarafından yapılmıştır. Mescid-i Aksa, Hz.Süleyman'dan itibaren ilahi dinlerin merkezi olmuştur. Hz.Muhammed'in de Mirac'da uğrak yeridir. Bu nedenle Müslümanlar açısından büyük önem taşımaktadır.

 

 

Google+ WhatsApp