Bazen Darlık Bazen Bolluk, Bu Ekonomik Kriz Yeni Değil Ki?

Bazen Darlık Bazen Bolluk, Bu Ekonomik Kriz Yeni Değil Ki?

Neler oluyor dolar, Euro bir anda başını alıp gitti. Bu  ekonomik kriz yeni değil ki!

  1877 yılından 1924 yılına kadar insanlarımız açlık çekmiş, belki bu coğrafyada yaşamanın bedeli böyle mi ne, orasını bilemem.  
*Balkan savaşları,
*İtalya’nın On İki adaya saldırması
*93 Harbi
*I. Dünya Savaşı
*Kurtuluş Savaşı
Bu dönemlerde insanlar açlıktan salgın hastalıklardan ölmüşlerdir. Öğle ki ortalama ömür 30, 35’lere kadar inmiştir. Şimdi ise Türkiye’deki ortalama yaşam ömür 80 yaşına dayanmış. 
Bu acıklı ve çileli günlere nihayetinde bir son verilerek Cumhuriyet kuruldu ve ardından bir 5 altı yıl ekonomide biraz düzelme oldu. İnsanlarımız, dişleriyle tırnaklarıyla ekonomiyi düze çıkarmaya çalıştırlar. İngiltere’de prens krizi yaşanması Çiçeği burnunda Türkiye Cumhuriyeti için biraz soluk  almasına neden oldu. Eğer İngiltere’de prens krizi yaşanmasaydı, Şehsayit, Menemen Olayları ve Kürtayaklanmalarının arkası gelecekti. 
Ve 1929 yılda dünya genelinde büyük bir kriz çıktı.
Ve 1929 ekonomik krizi şöyle böyle atlatıldı, ardından II. Dünya savaşı çıktı
1939, dan 1945 yılının ortalarına kadar böyle devam etti. Bu durum yine ekonomik kriz yaşanmasına neden oldu.  İnsanlar ekmeyi dahi bulamaz hale geldiler. 
Ardından 1950’li yıllarda yeni  bir yönetim anlayışına gidildi. Bu dönem Adnan Menderes dönemiydi. Batıya ödenen Osmanlı borçları bitmişti ki yeni borçlar alınmaya başlandı. (Traktör, uçak, otomobil gibi şeyler alınarak batıya borçlandık)
Ve bu yeni borçlar bir süre sonra kendisini gösterdi ve ekonomik krizi doğurdu,  Bu ekonomik kiriz Adnan Menderes Hükümetini  devirdi ve üst düzey yöneticilerinin ise idam edilmesine neden oldu.
1960’lı yıllarda yeni bir ekonomik kiriz ve ihtilallerin yaşanmasına neden oldu.
Zaten 1970 -1980 Kuşağını hiç anlatmaya gerek yok tamamen şehirlerde can güvenliği kalktı sağ ve sol iç çatışmaya girdi. 
Benim dayılarımdan birisi Ecevitciymiş, diğeri Türkeşçi, Rahmetli Dedem birisini bir odada yatırıyormuş öteki dayımı ise bir  başka  odada yatırıyormuş. Orta salonda da kendisi uyuyormuş; bu çocuklar kavga yapmasınlar diye. İşte o zamanın kuşağı kaba ve Afganlılar gibi bağnazlarmış her halinde diye düşünmekteyim. 

1980 darbesiyle bu durum sona erdi ve bu dönemden sonra ekonomide kendisini toparlama ve biraz bolluk yaşandı.

Turgut Özal dönemi başladı o dönemde de bir müddet yani on yıl gibi bir süre önceki yıllara göre biraz bolluk yaşanmaya başlandı.
Sonraki seçimleri kazanmak için Turgut Özal da yine ikinci borç yumağını başlattı.   Ve onun açtığı borçlar  1990 yılı sonrasında yeni ekonomik krizin kapılarını araladı. 
Milli selamet partisi ve Tansu Çiller Hükümeti koalisyonu  bu duruma müdahale ederek ekonomiyi düzeltmeye çalıştı ve bir süreliğine ekonomi toparlanmaya başlamıştı ki sonrasında  engellendi.
Ardın da daha etkili bir ekonomik kriz yaşandı.  2001 yılındaki ekonomik krizi 2003’ten sonra düzelmeye başladı. Bir On yıl gibi iyi gittiyse de…. 

Türk Ekonomisi  kendisini toparlamıştı  ki bu defa Feto’nun faaliyetleri PKK, terör örgütü,  ABD’nin Körfez ülkelerine saldırması , Suriye’de ki iç savaş, Irak’taki tutarsız siyasi yönetimler nedeniyle Türkiye buralara ihraç edemedi.  Ayrıca Türkiye’yi ekonomik krize götüren olaylardan birisi de AET’dir. Herifler ihrac ürünlerimizden üretim fazlası ürünleri listeye almamışlar. Dönemin hükümeti de buna dikkat etmemiş. Avrupa’nın ihtiyaç fazlası ürünlerini ise almak zorundayız. Bu nedenle bizim samanımız olduğu halde İtalya’dan saman, ürün fazlası baklagillerimiz olurken  Hollanda’da baklagil ürünleri alıyoruz. İşte buna ne demeli. 

Bu durum yeni bir ekonomik krizin doğmasına neden oldu. 
Yani gördüğün gibi ekonomik kriz yeni değil ki?
Mecburen sabır edeceğiz. 
Kur’an ayetlerine baktığımızda Yüce Allah bir ayette diyor ki, zenginliğin kapısının anahtarı Allah’ın elindedir, o bazen darlaştırır, bazen bollaştırır. Bunlar imtihan içindir, buyrulmaktadır. 
Birilerinin Şatavat içinde yaşadığını söylemişsiniz:
Birileri yönetime gelmiş ve kendi alın terinden daha fazlasını haksız yere almışsa ki ve şatavat içinde yaşıyorsa ki bu Ahret’te kendisini yakacak ateş götürüyor demektir. 
Hem gerçekten misli misli örneği var.
Kim kendi payına ve hakkına düşenden fazlasını almış, haram yerden kazanmışsa ki o misli misli çıkıyor,
 Ahret’teki cezası ise orada görülecek. Şimdilik biz iyimser bakalım, biraz sabredelim, inşallah düzelir diyelim. 
Çünkü elimizden gelen başka şey yok, şiddet ve sabırsızlık hem bize hem de ülkemize zarar verir, diye düşünmekteyim. 

Google+ WhatsApp