Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa ve Mısır Sorunu

Vahabilik, Mısır Sorunu Mehmet Ali Paşa

MEHMET ALİ PAŞA İSYANI VE MISIR SORUNU

(1830-1840)

  • 1769 Kavala doğumlu Mehmet Ali Paşa, Mısır’ı Napolyon Bonapart’ın işgalinden kurtarmak için, 1799 yılında Kavala’dan gönderilen askerlerle Kahire’ye geldi. Fransızların Mısır’dan çekilmesinden sonra, kısa sürede buradaki başıbozuk askerleri disiplin altına alarak onların komutanlığına yükseldi. Zekâsı ve askerler üzerindeki komuta gücünü kullanarak, Vali Hüsrev Paşa’yı Mısır’dan kaçırttı ve halkın desteğiyle idareyi eline aldı. Bu durum karşısında Sultan II. Mahmut düzenli vergisini vermesi ve Hicaz’ı ele geçiren Vehhabileri etkisiz kılması koşuluyla Mehmet Ali Paşa’yı 1805’te Mısır Valisi olarak atadı.

Vehhabilik Hareketi ve Mehmet Ali Paşa

  • XVIII. yüzyılın sonlarında Arabistan Yarımadası’nın Necit bölgesinde Vehhabilik adlı bir hareket doğmuştu. Basra, Yemen, Necit, Bağdat, Mekke ve Medine, Vehhabilerin eline geçtiği için hac görevi de yerine getirilemiyordu. Bu önemli mesele, 1811’e kadar bertaraf edilemedi.
  • Mehmet Ali Paşa, Vehhabi Meselesi’ni çözmek için görevlendirildi ve bunun karşılığında kendisine Necit bölgesi valiliği vaat edildi. Mehmet Ali Paşa, Hicaz’da etkinlik gösteren Vehhabilere karşı harekete geçti. Mehmet Ali Paşa’nın oğlu İbrahim Paşa komutasındaki ordu bölgeye gönderildi. İsyan kısa sürede bastırıldı. Mısır ordusu, 1813’te Mekke’yi Vehhabiler’den geri aldı. Vehhabilere karşı ikinci büyük sefer İbrahim Paşa’nın kumandasında 1816’da yapıldı. Vehhabilerin lideri Abdullah Bin Suud esir alındı. Esir alınan Abdullah ile Vehhabilerin önde gelenleri önce Mısır’a sonra İstanbul’a gönderildi ve 1819’da burada idam edildiler. Öte yandan Kızıldeniz limanlarına giden ticaret yollarının açılmasıyla Hac yolu da emniyet altına alındı. Mehmet Ali Paşa başarılarından dolayı İslam âleminde büyük bir itibara sahip oldu. Avrupa yaşanan bu gelişmeler karşısında ilk defa Mısır’ı önemli bir siyasi unsur olarak dikkate almaya başladı.

Nedenleri ve Gelişmeler:

  • Yunan isyanını bastıran Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın, Mora Yarımadası elden çıkınca Suriye ve Girit valiliklerini istemesi
  • Mısır valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın daha fazla güçlenmesini istemeyen II. Mahmut’un bu valilikleri vermemesi
  • Suriye ve Girit valiliklerini alamayan Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın isyan etmesiyle Mısır sorunu başlamış oldu.
  • Kavalalı, oğlu İbrahim Paşa’yı 1831’de Suriye üzerine gönderdi. Osmanlı ordusunu yenen İbrahim Paşa Çukurova ve Konya’yı aşarak Kütahya’ya kadar ilerlemesi üzerine II. Mahmut İngiltere ve Fransa’dan yardım istedi fakat alamayınca Rusya’dan yardım istemek zorunda kaldı. (Denize düşen yılana sarılır)
  • Rus donanmasının 1833’te İstanbul’a gelmesi, İngiltere ve Fransa’yı harekete geçirdi. İngiltere ve Fransa, Rusya’nın Osmanlı’ya yardım etmesini ve Osmanlı’ya yakınlaşmasını istemiyordu. Rusya İstanbul’dan uzaklaştırılmalıydı. O halde vali ile padişah uzlaştırılmalıydı. (Olay uluslararası hale geldi)
  • İngiltere ve Fransa’nın baskısı ile 1833 yılında Kavalalı Mehmet Ali Paşa, Osmanlı Devleti ile KÜTAHYA ANTLAŞMASI’nı imzaladı. Buna göre; Mehmet Ali Paşa’ya Mısır’a ek olarak Suriye(Şam) ve Girit valilikleri, İbrahim Paşaya da Cidde ve Adana Valilikleri verilecekti.
  • Kütahya Antlaşması ile Osmanlı bir valisine boyun eğmiş oldu. Buna rağmen II. Mahmut kendini güvende hissetmedi. Ruslarla bir ittifak ve yardımlaşma antlaşması imzaladı. 1833’te imzalanan HÜNKAR İSKELESİ ANTLAŞMASI’na göre;
  • Rusya bir saldırıya uğrarsa Osmanlı Devleti boğazları kapatacak, Rus savaş gemilerinin boğazlardan geçişine izin verecek. (Osmanlı boğazlar konusunda son kez tek başına kendi iradesiyle karar vermiştir.) (Mısır sorununa ek olarak bir de Boğazlar sorunu ortaya çıktı.)
  • Osmanlı bir saldırıya uğrarsa, Rusya Osmanlı’ya asker yardımı yapacak, masraflarını Osmanlı karşılayacak
  • Antlaşma 8 yıl yürürlükte kalacak.
  • Osmanlı Devleti Mısır ve Boğazlar sorununu çözüp, devleti dağılmaktan kurtarmak için İngiltere’nin desteğine ihtiyaç duyuyordu. Bunun için 1838 yılında İngiltere ile Balta Limanı Ticaret sözleşmesini imzaladı, 1839’da da Tanzimat Fermanı’nı ilan etti.
  • 1838 Balta Limanı Ticaret Antlaşması ile ülkemize giren yabancı mallar artmış, ticari gelirlerin büyük bölümü İngilizlerin eline geçmiştir. Yabancı tüccarlar yerli tüccarlar karşısında büyük avantajlar elde etmiştir. Yerli sanayiyi(Lonca teşkilatını) çökerten antlaşmadır.

NİZİP SAVAŞI (1839) LONDRA KONFERANSI (1840) VE MISIR SORUNUN ÇÖZÜMÜ:

  • 1839 yılında Kavalalı Mehmet Ali Paşa ile yeniden savaş başladı. Savaşın nedeni Kütahya Antlaşmasından iki tarafında memnun olmamasıdır. Osmanlı ordusu Nizip’te yenildi. Bu durum da Hünkar İskelesi Antlaşması gereğince Rusya’nın olaya müdahale etmesi gerekiyordu. Bu durum İngiltere başta olmak üzere Avrupa Devletlerini harekete geçirdi.
  • İngiltere’nin öncülüğünde 1840 yılında Londra Konferansı toplandı. Konferansa İngiltere, Rusya, Avusturya, Prusya ve Osmanlı Devleti katıldı.
  • Konferansta şu kararlar alındı ve Mısır sorunu uluslararası bir konferansta çözümlenmiş oldu.

1. Mısır valiliği babadan oğula geçmek üzere Mehmet Ali Paşa’ya verildi. Buna karşılık Mısır’da Vergiler padişah adına toplanacak ve ¼ ü İstanbul’a gönderilecekti.

2. Suriye, Girit, Adana ve Cidde valilikleri Osmanlı’da kalacak.

Not: Mısır sorununun uluslararası bir konferansta çözümlenmesi Osmanlı Devleti’nin içinde bulunduğu kötü durumu çok iyi göstermektedir.

BOĞAZLAR SORUNU VE ÇÖZÜMÜ (1841)

  • Bu sorun Mısır sorunu sırasında Rusya ile imzalanan Hünkar iskelesi antlaşması ile ortaya çıkmıştı.
  • 8 yıllık olan Hünkar İskelesi Antlaşması’nın süresinin dolması üzerine Rusya’nın yeni bir antlaşma imzalamasını engellemek için Avrupa devletleri harekete geçti. 1841’de Londra Konferansı toplandı.
  • Londra Konferansına (1841) İngiltere, Fransa, Rusya, Prusya, Avusturya ve Osmanlı Devleti katıldı. Yapılan görüşmeler sonucu

Londra Boğazlar sözleşmesi imzalandı. Buna göre;

  • Boğazlar Osmanlı yönetiminde kalmaya devam edecektir.
  • Osmanlı Devleti barış halindeyken boğazlardan hiçbir devletin savaş gemisi geçmeyecekti. (Boğazlar şartlı olarak Osmanlı’ya geri verilmiştir, yani egemenlik haklarımız ilk kez kısıtlanmıştır)

Not: Boğazlar sorunu Uluslararası bir konferansta çözümlendiği için Boğazlar bu sözleşme ile uluslararası bir statü kazandı.

   BOĞAZLAR SORUNUNUN TARİHİ GELİŞİMİ

  • Osmanlı Devleti, 1774 Küçük Kaynarca Antlaşması’yla Rusya’ya ve diğer Avrupalı devletlere Boğazlardan ticari geçiş hakkı vermek zorunda kalmıştır. Rusya’ya verilen bu haklar nedeniyle Karadeniz “Türk Gölü” olma özelliğini kaybetmiş ve Boğazlar artık devletlerarası hukukun konusu olmaya başlamıştır.
  • Bununla beraber Boğazlardan yabancı savaş gemilerinin geçişine izin verilmemiştir. Ancak Napoleon’un 1798’de Mısır’ı işgal etmesi üzerine Rus savaş gemileri ilk defa Boğazlardan serbestçe geçmiş ve Akdeniz’e açılarak Osmanlı Devleti ve İngiltere’yle beraber Fransa'ya karşı savaşmıştır. Böylece Rusya, tarihî hedeflerinden en önemlisine geçici de olsa ulaşmıştır.
  • Osmanlı Devleti, İngiltere ile 1809'da imzaladığı Kal’a-i Sultaniyye (Çanakkale) Antlaşması’yla barış zamanında Boğazların yabancı savaş gemilerine kapatılacağını İngiltere’ye kabul ettirmiştir.
  • Mehmet Ali Paşa İsyanı’nda Rusya’nın İstanbul Boğazı’ndan geçerek Osmanlı Devleti'ne yardım etmesi ve Mehmet Ali Paşa’nın durdurulması nedeniyle İngiltere, Mısır Sorunu’yla ilgilenmeye başlamıştır.
  • Osmanlı Devleti ile Rusya arasında 1833 yılında Hünkâr İskelesi Antlaşması imzalanmıştır. Böylece Rusya, Boğazlardan gelecek bir tehlikeye karşı korunmuş ve Boğazların kontrolünde söz sahibi olmuştur. Bu yüzden Avrupa devletleri, Hünkâr İskelesi Antlaşması’nı büyük bir tepkiyle karşılamıştır..
  • Mısır Meselesi halledildikten sonra Hünkâr İskelesi Antlaşması’nın süresinin de dolması üzerine Londra’da Boğazlar Konferansı toplanmıştır. Konferansa katılan İngiltere, Fransa, Rusya, Avusturya ve Prusya temsilcileri arasında 1841 Londra Boğazlar Antlaşması imzalanmıştır. Bu antlaşmayla Osmanlı Devleti’nin barış zamanında Boğazları yabancı savaş gemilerine kapalı tutması kabul edilmiştir. Artık Boğazlardan geçiş uygulaması, uluslararası bir statü kazanmıştır.

Google+ WhatsApp