Kuvayi Milliye'nin Kurulması ve Yapılan Kongreler Kongreler

KUVAY-İ MİLLİYE

Milli Kuvvetler demektir. Düzenli ordu kuruluncaya kadar düşmanı yıpratan, durdurmaya çalışan kuvvetlerdir.

Kurulma sebebi: I. Dünya savaşından sonra ordunun terhis edilmesi ve yurdumuzun işgale uğraması üzerine halkın kurduğu direniş birlikleridir.

 Özellikleri:

-Bazı vatansever subayların yöre halkını teşkilatlandırmalarıyla, başlamıştır.

-Düzensiz birliklerdir, ihtiyaçları halk tarafından karşılanıyordu.

-İlk direniş Güney’de Hatay Dörtyol'da ( 19-Aralık-1918) Fransızlara karşı oldu.

-İkinci direniş İzmir'in işgalinden sonra Yunanlılara karşı oldu.

-Ayaklanmaların bastırılmasında rol oynamıştır.

-Düzenli ordu kurulunca sona ermiştir.

NOT: Balıkesir ve Alaşehir kongrelerinde alınan kararlarla Kuva-i Milliye birliklerinin insan ve malzeme bakımından beslenmesine ve ortak bir cephe oluşturulmasına çalışılmıştır.

      Ayvalıktan başlayarak Soma, Akhisar Salihli ve Nazilli'nin batısından, geçen bir hat üzerinde oluşan bu cepheye Batı Cephesi denmiştir.

 Kuva-i Millye’nin olumlu yönleri:

Düzenli ordu kuruluncaya kadar düşmanı yıpratarak ilerleyişlerini yavaşlattılar ve TBMM hükümetine zaman kazandırdılar

Ayaklanmaların bastırılmasına yardımcı oldular.

Ulusal bilincin doğmasına ve yaygınlaşmasına neden oldular.

Düzenli ordunun çekirdeğini oluşturdular.

 Olumsuz Yönleri:

Askeri disiplinden yoksun olmaları

Bazı Kuvay-i Milliye şeflerinin, TBMM’nin otoritesine girmeyi kabul etmeyerek ayaklanmalar

Bölgesel hareket etmeleri

İhtiyaçlarını karşılayabilmek için zaman zaman halktan zorla para ve yardım toplamaları, usulsüz cezalandırmalara başvurmalarıdır.

 Not: ilk silahlı direniş 4 Kasım 1918’de Hatay Dörtyol’da Fransızlara karşı gerçekleşmişe de (Kara Hasan Paşa) Kuva-i Milliye’nin genel anlamda başlangıcı, İzmir’in işgali sonrasında Yunanlılara karşı olmuştur.

 MUSTAFA KEMALPAŞA'NIN SAMSUN’A ÇIKIŞI  (19 MAY1S 1919)

Sebebi

Doğu Karadeniz Bölgesinde Pontus Devleti kurmak isteyen Rumların çevreye saldırıya başlamaları, bunun üzerine Türklerin direnişe geçmeleridir.

İngilizler Osmanlı Hükümetini sıkıştırarak güvenliğin sağlanması ve Rumların korunmasını istemişlerdir.

Hükümet bu amaçla Mustafa Kemal'i 9. Ordu müfettişi ve İstanbul Hükümeti Komiseri” olarak atadı. Resmi görevi şunlardı:

 -Karadeniz bölgesinde, Rum çetelere karşı Türk halkının İtilaflar’ca dağıtılan askerlerle birleşerek başlattığı direniş hareketlerini önlemek

-Halkın elindeki silah ve cephaneleri toplamak

-işgallere karşı oluşturulan milli cemiyetlerin faaliyetlerini durdurmak.

-Mondoros’a uymayarak dağıtılmamış olan, Erzurum’daki 15. Kolordu’yu dağıtıp, silahlarını İtilaf Devletleri’ne teslim etmek

 Mustafa Kemal'in asıl amacı;

-Ulusal bilinci uyandırarak, ayakta tutmak ve yaygınlaştırmak

-Ulusal birliği gerçekleştirerek, bağımsızlık savaşını başlatıp ulusal egemenliği gerçekleştirmektir.

Bölgede ilk incelemelerini yapan Mustafa Kemel, İstanbul’a gönderdiği

“Samsun Raporu’nda :

   “Bölgedeki karışıklıklardan Türkler değil, Pontusçu Rumlar ve İtilaf Devletleri Subayları sorumludur. Türk Milleti egemenlik ve bağımsızlığını elde etmede kesin kararlıdır.” Şeklinde görüş bildirmiştir.

   Samsun, İngiliz işgalinde olduğundan güvenli olmadığından Mustafa Kemal Paşa 25 Mayıs 1919’da Havza’ya geçti.                                                                                                       

Mustafa Kemal 'İn Görüşü 

"YA İSTİKLAL, YA ÖLÜM" parolasına göre; " MİLLİ EGEMENLİĞE DAYANAN, KAYITSIZ ŞARTSIZ BİR TÜRK DEVLETİ KURMAK" şeklindeydi.

• Bu düşüncelerle 16-MAYIS- 1919'da İstanbul’dan Bandırma Vapuru ile Samsun'a hareket etti ve 19- MAYIS-1919 Samsun'a çıktı. Bu olay Kurtuluş Savaşı'nın başlangıcı sayılır.

Yerel Cemiyetlerin  Milli Cemiyetlerin Kurulmasına Etkisi:

Mondros Ateşkes Antlaşması’nın ardından vatanseverler dayanışmanın vatanın bütünlüğünü koruma ve milletin bağımsızlığını sağlamadaki önemini bildirdiklerinden yerel amaçlı kongreler düzenleyerek işgaller konusunda halkın bilinçlendirilmesine çalıştılar. İşgalci güçlere karşı koymak amacıyla ülkemizin çeşitli bölgelerinde toplanan yerel kongreler Türk milletine bağımsız ve özgür yaşama bilincini aşılayarak milli cemiyetlerin kurulmasına katkılar sağlamıştır.

Bu katkılar sonunda yurt genelinde çeşitli yerel kongreler düzenlenmiştir.

Bunların başında Balıkesir, Alaşehir, Nazilli, Büyük Edirne, Lüleburgaz, Afyonkarahisar, Adana Pozantı kongreleri gelmektedir.

Erzurum Kongresi sürerken Ege’deki gönüllüler de Balıkesir’de büyük bir kongre yapılmıştır.

Batı cephesi, Balıkesir-Alaşehir kongrelerinde alınan kararlar sonucunda oluşturuldu. Böylece Batı Anadolu’da Yunanlılara karşı direnişin temelleri atıldı.

      Havza Bildirisi (28 Mayıs 1919)

     Samsun'da çalışmalara başlayan Mustafa Kemal buradaki olayların Rumların isteklerinden vazgeçmeleri ve taşkınlıklarını terk etmeleri halinde son bulacağını, milletin işgalleri kabul etmediğini bildiren bir raporu İstanbul’a gönderir ve Samsun'da İngiliz faaliyetlerinin yoğunluğu sebebiyle HAVZA'YA geçer. Bütün yurtta ulusal bir örgüt kurulmasının gerekliliğini vurgulayan Mustafa Kemal Paşa, Havza Genelgesi’ni yayımladı. 

Genelge’nin amacı, Türk halkını tehlikelere karşı uyarmak ve kitlesel olarak hareket geçirip, tepki göstermesini sağlamaktır.

Genelge ile Mustafa Kemal Paşa:

-İşgallerin protesto edilmesi ve mitingler yapılmasını

-İstanbul Hükümeti’ne İşgalleri kınayan protesto telgrafları çekilmesini,

 -Azınlıklarla (Rumlarla) çatışmaya girilmemesini

-Komuta görevlerinin ve silahlarının hiçbir şekilde terk ve teslim edilmemesini, yurdun her tarafında direnme cemiyetleri kurulmasını istemiştir.

Önemi: Milli şuurun uyandırılması yolunda yapılan ilk çağrıdır.

Not:

-Havza'da yapılan miting çağrısına yurdun her yerinde uyuldu.

-İstanbul mitinginde Halide Edip ADIVAR, Sabahat Hanım, Münevver SAİME Hanım, Mehmet Emin YURDAKUL Ateşli konuşmalar yaptılar.

-Bu gelişmeler karşısında İtilaf Devletleri, 67 Türk aydınını tutuklayıp Malta’ya sürgüne göndermiştir.

-İstanbul yönetimi ise bu durum karşısında Mustafa kemal Paşa’yı geri çağırmış, fakat M. Kemal Paşa geri dönmediği gibi 1 Haziran 1919’da İstanbul’a çektiği telgrafta: “Anadolu’da oluşmaya başlayan ulusal hareketi hiçbir gücün durduramayacağını” bildirmiştir.

Amasya Genelgesi:(22 Haziran 1919)

Amasya'da Mustafa Kemal, Refet (Bele) Bey, Ali Fuat Paşa (Cebesoy), Rauf Orbay ile birlikte Amasya Genelgesini yayınladı.

15. Kolordu Komutanı Kazım Karabekir Paşa orada bulunmadığından sonradan imzaladı.

Başlıca Alınan Kararlar

1-Vatanın bütünlüğü, milletin istiklali tehlikededir.

2-İstanbul Hükümeti üzerine aldığı sorumluluğu yerine getirememektedir. Bu da milleti yok gösteriyor.

    Not: Bu iki madde milli mücadelenin amacını ve gerekçesini belirtmektedir.

3- Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.

   Not: Bu maddi milli mücadelenin metodunu belirtmektedir. Üstü kapalı olarak manda fikrine karşı çıkılmıştır. Milli Egemenlik kavramının ilk işaretidir.

4- Milletin sesini yüksek sesle cihana duyurmak amacıyla, milli bir kurul oluşturulmalıdır.

   Not: İstanbul ’dan ayrı bir parlamentonun kurulması istenmektedir.

5. Anadolu'nun her yönden güvenli bir merkezi olan Sivas'ta milli bir kongre toplanacaktır.

6. Bunun için her ilden güvenilir üç kişi seçilerek gizlice Sivas'a gönderilecektir.

    Not: Bu maddelerin amacı milli mücadele fikrini tabana yaymaktır.

7- Sivas Kongresine katılacak delegelerin seçimini Müdafaa-i Hukuk cemiyetleri ile belediyeler yapacaktır.

     Not: Halkın güvenini kazanmış ve milli mücadele yanlısı kişileri toplamaktır.

Doğu illeri adına Erzurum'da bir kongre toplanacaktır.

Askeri birlikler hiç bir şekilde dağıtılmayacaktır, silahlar teslim edilmeyecekti.

  Amasya Genelgesi'nin Önemi

  Amasya Genelgesi; Milli Mücadelenin amacını, gerekçesini ve metodunu belirten ilk belgedir. Milli Egemenlik ilkesi ortaya çıkmıştır, milleti vatanın kurtuluşu için mücadeleye çağırmaktadır,                    

     Mustafa Kemal'in Görevden Alınması 

     Mustafa Kemal'in çalışmaları başta İngilizleri rahatsız etti İngilizler hükümete Mustafa Kemal'in İstanbul'a çağrılması yolunda baskı yaptılar.

Hükümet 7/8 TEMMUZ-1919'da Mustafa Kemal'i görevden aldığını bildirdi. Mustafa Kemal askerlikten istifa ettiğini ve milletin bir ferdi gibi çalışacağını ifade etti.

Kazım Karabekir Paşa Mustafa Kemal'in emrinde olduğunu bildirdi.

NOT: Kazım Karabekir Paşa'nın bu hareketi Mustafa Kemal'in önder olarak kabul edildiğinin bir örneğidir.

• Mustafa Kemal'in askerlikten istifası ve Türk Milleti ile birlikte mücadeleye devam etmesi, Türk Milletine olan güvenini göstermektedir.                                                                                                       

  Erzurum Kongresi (23 Temmuz-5 Ağustos 1919)

Toplanma Sebebi:

-Ermenilerin faaliyetlerine ve saldırılarına karşı Doğu Anadolu'nun geleceğini belirlemek amacıyla Erzurum Kongresi toplandı.

-Erzurum Kongresi Doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti ile Trabzon Muhafaza-i Hukuk Cemiyeti birlikte toplanmıştır.

  Başlıca Kararları

      a) Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür. Parçalanamaz.

Not: İlk defa Milli sınırlardan bahsedilmektedir. Bu yönü ile Misak-ı Milli belgesine temel olmuştur.

   b) İstanbul Hükümeti işgaller karşısında yetersiz kalırsa millet top yekun kendini koruyacaktır.

Not: Türk Milleti her türlü işgali kabul edemez.

   c) Vatanın ve istiklalin korunmasına İstanbul Hükümetinin gücü yetmezse, bunu gerçekleştirmek için Anadolu'da geçici bir hükümet kurulacaktır. Bu hükümetin üyelerini milli bir kongre seçecektir.

Not: Yeni bir hükümet ve devlet kurulacağının işaretidir.

Kuva-i Milliye’yi etken, Milli iradeyi hakim kılmak esastır.

Not: (Milli Egemenliğe ve Cumhuriyete gidileceği işaret ediliyor. )

d) Manda ve himaye kabul edilemez.

f) Hıristiyan azınlıklara siyasi ve sosyal dengemizi ve hakimiyetimizi bozacak ayrıcalıklar verilemez.

Not: (Azınlıkların devlet kurma ve Anadolu ’yu parçalama girişimlerine karşı çıkıyordu. )

g) Milli Meclis derhal toplanmalı ve hükümet işleri meclisin denetiminde yürütülmelidir.

Not: ( Meclisi Mebusanın çalışmaya başlaması istenmiştir. )

h) Milletimiz insani ve çağdaş amaçları yüceltir. Sanayi ve ekonomik ihtiyaçların gereğini kabul eder.

Not: (Bu maddede Türk Milletinin yeniliklere açık olduğu vurgulanıyor. )

ÖNEMİ                                                                                  

    Erzurum Kongresi bölgesel nitelikli olmasına rağmen vatanın bütünlüğünü esas olması yönüyle milli bir kongre olmuştur.

Mustafa Kemal'in başkan seçilmesi onun milletçe önder olarak kabul edildiğini gösterir. 9 Kişilik Temsil Heyeti seçilir ve göreve başlar.                                                                                                                     

  Balıkesir Kongresi: (26-31 Temmuz 1919)

1- Batı Anadolu'da direniş gösteren teşkilatlar bir araya getirilip daha düzenli bir savunma gücü oluşturmak amacıyla toplanmıştır.

2-Tüm güçlerin birleştirilmesine karar verildi.

3-Padişaha bağlılıklarını bildirdiler.

     Alaşehir Kongresi:(16-25 ağustos 1919):

1-Erzurum ve Balıkesir Kongresinin sonuçları tartışıldı.

2-Ölünceye kadar Yunanlılarla savaşılmasına karar verildi. Ordu kurma fikri kabul edildi. 

Not: (Bu iki kongrede Amasya Genelgesi kararlarına uyulması  benimsenmiş ve Batı Cephesi kurulmuştur. 

  SİVAS KONGRESİ (4-11 EYLÜL -1919)

     -Sivas Kongresinde Erzurum Kongresi kararları kabul edilmiştir.

    -Manda fikri kesinlikle reddedilmiştir.

    -Anadolu ve Rumeli'de faaliyet gösteren bütün direniş cemiyetleri Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti adıyla birleştirildi.

   -Mebusan Meclisinin derhal toplanması çağrısında bulunulmuştur.

    -Temsil Kurulu 15 kişiden oluşmuş, Mustafa Kemal başkan seçilmiştir.

Temsil Kurulu bütün yurdu temsil etmeye başladı. Temsil Heyetinin görevi TBMM açılınca sona erdi. Sivas Kongresi'nden sonra Damat Ferit istifa etmek zorunda kaldı. Yerine Ali Rıza Paşa Hükümeti kuruldu.

NOT: Mustafa Kemal'in Meclisi Mebusan'ı toplantıya çağırmasının amacı Meclisin İşgal altında çalışamayacağının görülmesiydi. 

            AMASYA GÖRÜŞMESİ:  (20-22-EKİM-1919)

    İstanbul'daki hükümet değişikliği, milli hareketin zaferidir,

Ali Rıza Paşa, Bahriye Nazırı Salih Paşayı Anadolu'ya göndererek Mustafa Kemal ile anlaşmaya çalıştı.

Amasya görüşmeleri sonunda;

-İstanbul Hükümeti Sivas Kongresi kararlarını kabul edecek.

-Mebusan Meclisi kısa zamanda toplanacak.

-İstanbul Hükümeti Temsil Kurulunun izni olmadan antlaşma imzalamayacak ve yapılacak antlaşmalara Temsil Kurulunun uygun göreceği kişiler gönderilecek.

-Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyetinin hukuki varlığı tanınacak.

-Azınlıklara ayrıcalık verilemez.

   Görüşme sonucunda; Vatanın bütünlüğünün korunması, mandanın kabul edilmemesi kararı alındı.

   Salih Paşa bu kararları hükümete kabul ettireceğini aksi taktirde istila edeceğini belirtti. Meclisi Mebusan'ın toplanması hariç diğer kararlan kabul ettiremedi ve istifa etmedi.

            ÖNEMİ        

  Amasya Görüşmeleri, Temsil Kurulunun İstanbul Hükümeti tarafından hukuki olarak tanındığını göstermektedir.

Google+ WhatsApp