Emevler Dönemi İslam Tarihi

Emevler Dönemi İslam Tarihi

Emeviler Dönemi

 

Dört Halife Dönemi’nden sonra İslâm Dünyası’nın egemenliği Emevi ailesine geçti. Emeviler ırkçı bir politika izlediler. Kendilerini üstün sayarak diğer kavimlere karşı düşmanca bir tutum sergilediler. Arap olmayan Müslümanlara özellikle Türklere çok sert davranmaları İslamiyet’in Türkler arasında benimsenmedi. Silah gücüyle zorlayarak Müslümanlığı kabul ettirmeye çalışmışları, kan dökücü tutumları Emevilerin sonunu getirmiştir.

Emevi soyundan olan Muaviye'nin Miladi 661’6e halife olmasıyla İslam tarihinde Emeviler Dönemi başladı.

Muaviye döneminde İstanbul iki defa kuşatıldı 668 yılında karadan yapılan kuşatma da başarısız oldu. 674 yılında bu defa denizden kuşatıldı ama yine başarısız oldu.

Çünkü;

- İstanbul denizden kalın zincirle kapatılmıştı.

Karadan güçlü ve kalın surlarla çevriliydi.

Ayrıca Rumların sahip olduğu karada ve suda yanan Rum ateşi vardı.

*   Devletin kurucusu Muaviye (661-680) dir.

*   Merkezi Şam'dır.

*   Maveraünnehir bölgesine yapılan akınlarla Semerkant ve Buhara ele geçirilmiştir.

*   İslam Devleti'nde ilk kez posta teşkilatı ve muhafız birliğini oluşturmuştur.

*   Ölmeden önce oğlu Yezit’i halife seçmesi halifelik saltanat haline dönüşmüştür. Yezit'in halifeliğine bazı itirazlar olmuş ve bundan dolayı Yezit döneminde iç karışıklıklar yaşanmıştır.  

Yezit Devri (680-683)

. *   Hz. Hüseyin ve Abdullah b. Zübeyr, Yezit'in halifeliğini tanımadılar. Küfelilerin daveti üzerine yola çıkan Hz. Hüseyin 10 Ekim 680'de yakın akrabaları ile birlikte Kerbela'da Yezit’in askerleri tarafından şehit edildi. Bu olaya Kerbela Olayı dendi.

Kerbela Olayı denilen bu vakıadan sonra İslam dünyası

-Hazreti Ali taraftarları

 ve

-Muaviye taraftarları şekilde kesin olarak ikiye ayrıldı.

*Kerbela Olayı Müslümanlar arasın­daki ayrılıkları kesinleştirmiş ve Sünni-Şii ayırımını ortaya çıkarmıştır.

Abdülmelik Devri (685-705)

* İç mücadelelere son vermiş, Abdullah b. Zübeyr isyanını bastırdı.

*Kuzey Afrika'nın tamamına hakim olunundu.

    Horasan ve Anadolu üzerine ordular gönderilerek fetihlere devam edildi.

*Arapça resmi dil oldu.

*bu dönemde ilk para basıldı (Dinar; altın para ve dirhem; gümüş para). Bu ekonomik alanda yapılan en önemli gelişme olmuştur.

 Not: Daha önce Sasani ve Bizans parası kullanılıyordu.

* Türklerle en şiddetli çatışmalar bu dönemde yaşandı. 

 Velid Devri (705-715)

* Kuteybe b. Müslim komutasındaki İslam orduları Maveraünnehir bölgesinde, Buhara, Semerkant gibi birçok yeri Türklerden aldı.

      * 711 yılında Tarık b. Ziyad komutasındaki bir ordu İspanya'ya geçerek Vizigotları Kadiks Savaşı’nda yenilgiye uğrattı.

     Emevi orduları kısa zamanda İspanya’yı ele geçirdiler. Müslümanlar, İspanya’ya Endülüs adını verdiler. 732 yılında Pirene dağlarını aşarak Fransa’ya giren Arap ordular, Puvatya Savaşı’nda yenilgiye uğrayarak  tekrar ispanya’ya  çekildiler.

      * Kısa bir süre içinde Pirene Dağları'na kadar olan yerler fethettiler.

NOT: 732 yılında yapılan Puvatya Savaşı'nı

Müslümanlar kaybetmiş ve Avrupa içindeki ilerleme durmuştur. Pirene Dağları sınır olmuştur.

Emevilerde Halk;

Emevilerin son zamanlarında yönetim bozul­muştu. Arap milliyetçiliğine dayalı bir politika izleyen Emeviler, Arap olmayan diğer Müslümanları azat edilmiş köle anlamına gelen mevali diyerek küçümsemişlerdir. Onlardan ağır vergiler almanın yanı sıra devlet ve ordu yönetiminde görev vermediler.

Emeviler döneminde halkı dört sınıfa ayrılırdı;

1. Müslüman Araplar: Müslüman olan Araplar kendilerini üstün görmüşler.

2 Mevali: Müslümanların Arap olmayanlarına azatlı köle anlamına gelen mevaliler denilmiştir.

3. Müslüman olmayan halka (Gayri Müslümlere) ise "zimmiler" denmiştir.

4. Bir diğer sınıf ise Kölelerdi. İslamiyet; köleliği kaldırmaya yönelik önemli adımlar atmıştır. Ama buna rağmen kölelik yine de devam etmiştir.

Emevilerin Yıkılışı:

      Horasan bölgesinde bulunan Türk asıllı Ebu Müslim tarafından çıkarılan ayaklanma İran ve Irak’a yayıldı. Hz. Muhammed (s..)’in amcası olan Abbas soyundan gelenler bu ayaklanmaya destek verdiler. Abbasi soyundan Abu’l Abdullah, Ebu Müslüm tarafından halife ilan edildi. Mısır’a kaçan Halife II. Mervan’ın yakalanarak öldürülmesi sonucunda Emevi Devleti sona erdi.

Emevilerin Yıkılış Nedenleri:

1.   Araplar dışındaki toplumlara ırkçı bir yaklaşım içinde olmaları,

2.   İç çekişmeler,

3.   Harici ve  Abbasioğullarının yıkıcı faaliyetleri

4.   Merkezi yönetimin zayıflaması,

Emevilerin Genel Özellikleri

1.Yönetim saltanat haline dönüşmüştür.

2. İslam mimarisi Hıristiyan mimari ile yarışacak düzeye gelmiştir.

3. İlk defa Avrupa'da fetihlerde bulunulmuştur.

4. Devlet merkezi Kûfe’den Şam’a taşınmıştır

5. Ülke eyaletlere ayrılarak yönetilmiştir. Bu uygulama ile ülkenin yönetiminin kolaylaştırılması amaçlanmıştır.

6. Halifenin güvenliği için muhafız alayı kurulmuştur.

7. Posta teşkilatı kurulmuştur. Bu teşkilatın kurulması isyanların zamanında öğrenilmesi ve bastırılmasını sağladığı için ülkede bütünlüğün korunmasını kolaylaştırmıştır.

8. Abdulmelik döneminde ilk İslâm parası basılmıştır. Bundan önce Bizans ve İran paraları kullanılıyordu. Abdulmelik’ten önce para basılmıştı fakat bu paralar Sasani ve Bizans tarzında idi.

9. Abdulmelik döneminde Arapça resmi dil olarak kabul edilmiştir. Böylece çeşitli bölgelerde farklı resmi dillerin kullanılması yasaklanmıştır. Bu durum Arapçanın yaygınlaşmasına ve uluslar arası bir nitelik kazanmasına yol açmıştır.

Hukuk davaları bu çağda mahkeme defterlerine kaydedilmeye başlandı.

Divan’ül Haraç: Devlet gelir ve giderlerinden sorumlu kurum oluşturuldu.

Divan’ül hatem: Resmi yazışmaları yürütmekle görevli kurumlar oluşturuldu.

Emevilerde Mimari:

Emeviler döneminde İslam mimarisi, Avrupa mimarisi ile yarışabilecek seviyeye ulaştı. Ortaya çıkan bu yeni mimari süsleme sanatına “Arabesk” denildi. Ayrıca Mimari sanatta ebru, hat, ve tezhip de gelişmiştir.

Dönemden günümüze kalan Mimari Yapılar:

Emeviye Camisi (Şam), Amr İbnü’l As Camisi (Mısır) ve Seyd-i Uleba Camisi (Mısır)

 ENDÜLÜS EMEVİLERİ (756-1031)

*   Abbasilerin Emevi Devleti’nin varlığına son verdiği dönemde bu aileden olan Abdurrahman, İspanya’ya giderek Endülüs Emevi Devleti’ni kurdu. Kurtuba, Endülüs Emevilerinin başkenti hâline geldi (756).

Abdurrahman hem Abbasilerle hem de Franklarla mücadele etti. Endülüs Emevi Devleti en parlak dönemini II. Abdurrahman ve II. Hakem zamanında yaşadı.  III. Abdurrahman'dan (912-961) itibaren hü­kümdarlar halife unvanını da kullanmaya başlamışlardır. Böylece İslam dünyasında aynı dönemde üç halifelik ortaya çıkmıştır.

Bunlar;

Bağdat’ta; Abbasiler,

İspanya’da; Endülüs Emevileri

Mısır’da Fatimiler aynı dönemde halifelik unvanını kullanmışlardır.

    Endülüs Emevilerinin tarihteki rolleri siyasi ol­maktan çok bilim ve kültürel gelişmelere önem verdiler. Kurtuba’da kurulan Medrese’ye Avrupalılar öğrenci göndermiş ve İslâm kültürünü tanıma fırsatını bulmuşlardır.

* II. Hakem’in ölümünden sonra ülkede karışıklıklar yaşandı.  Son Halife III. Hişam'ın, saltanatı terk etmesiyle taht kavgaları yüzünden devlet bölünerek yerine 14 beylik kuruldu (1031). Bu topraklar üzerinde kurulan bu devletçiklere Tavaif-i Mülük denilmiştir. Bunların içerisinde en önemlisi "Gırnata" merkezli Beni Ahmer Devleti'dir. Bu devlet 1492'de yıkılmıştır.

Osmanlı Devleti bu dönemde Cem Sultan Olayı'yla meşgul olduğundan buradaki Müslümanlara gereken yardım gönderilememiştir.

Oruç Reis ve kardeşi Hızır Reis (Barbaros), İspanya’da kalan son Müslümanları gemilerle Kuzey Afrika’ya ve Yahudileri ise Selanik’e taşıdılar.

Bilgi Notu: Avrupa’da 250 yıl hüküm süren Beniahmer Devleti, İslam kültürünün İspanya ve Avrupa’da yayılmasında, bilim ve sanatın gelişmesinde, Avrupa’daki Rönesans hareketlerinin başlamasına neden olmuştur. Sicilya ve Endülüs’te kurulan medreseler aracılığıyla Avrupa’ya İslam dünyasındaki yeni gelişmeler aktarıldı. Birçok Hristiyan öğrenci bu bölgedeki medreselerde eğitim gördü. Bu medreselerin mimari şekli, ders programları, öğretim metotları taklit edilerek Batı üniversitelerinin çekirdeği oluşturuldu.

TÜRK- ARAP İLİŞKİLERİ

 Türk-Arap münasebetleri, Hz. Ömer zamanında başladı. Bu dönemde İran’daki Sasani Devleti’ne son veren Araplar, Ceyhun Nehrine ulaşarak Türklerle karşı karşıya geldiler. Hz. Osman döneminde İslam Orduları Kafkaslardan geçerek İstanbul'a saldırmak istediler. Hazarlar buna izin vermedi. Bu nedenle Hazarlarla Hz. Osman'ın komuta ettiği İslam ordusu yenilerek geri püskürtüldü.

     Türkler ile Araplar arasındaki mücadeleler Emeviler döneminde şiddetlendi. Baykan, Buhara, Semerkant ve Kaşgar gibi önemli Türk şehirleri Arapların eline geçti.  Göktürklerin yeniden güçlendikleri dönemde Kül Tigin, Maveraünnehir’deki bazı yerleri Araplardan geri aldı. Türgişler zamanında da Türk Arap savaşları devam etti.

Emeviler Zamanında Türk-Arap İlişkileri:

       Hz. Osman zamanında Müslümanların Horasan ve Harzem’i ele geçirdikleri sırada, Göktürk Devleti yıkılmış ve yerine Türgeşler Devleti kurulmuştu. Bu dönemde Türklerle Araplar arasındaki büyük çarpışmalar (Emeviler Zamanında) başladı. Kuteybe Bin Müslim yönetimindeki Araplar, Ceyhun ırmağını aşıp Maveraünnehir’e girerek Baykent’i ele geçirdiler. Araplar, Türk illerinde yaşayan halka sert ve acımasız davrandılar. Türklerden birçok kişiyi öldürdüler. Halka ağır vergiler yüklediler. Türk kentlerini yakıp yıktılar, harabeye çevirdiler. Bu durum, Türklerin Emeviler’e karşı direnişe geçmelerine neden oldu.

     Bu sırada Türgeşlerin başında bulunan Su-lu Han, karşı saldırıya geçerek Türk kentlerini birer birer geri aldı. Horasan ve İran içlerine kadar akınlar yaptı. Ancak bir ayaklanma sonucu Su-lu Han rakibi Bağa Tarkan tarafından öldürüldü. Taht kavgası yüzünden Türkler yıprandılar.

     Bağa Tarkan zamanında da Türk-Arap savaşları devam ettiyse de Bağa Tarkan Araplara karşı pek başarılı olamadı.  Bağa Tarkan Emevlirere yenildi ve Emeviler’in Horasan valisi tarafından öldürüldü. Onun ölümünden sonra Araplar, Maveraünnehir’e kesin olarak yerleştiler.

       Emevilerin Arapları diğer Müslümanlardan üstün tutmaları sebebiyle Türklerin kitleler halinde İslâmiyet’i kabul etmeleri mümkün olmadı. Emevilerin yönetiminden memnun olmayan Türkler, Ebu Müslüm yönetiminde ayaklandılar ve Abbasileri destekleyerek Emevilerin yıkılmasında önemli rol oynadılar.

Google+ WhatsApp